Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, kentin su sorununun iklim değişikliği ve geçmiş yönetimlerin ihmali nedeniyle kronikleştiğini belirterek, suyun gizlenmeyen gerçeklerini kamuoyuyla paylaştı. Bozbey, sosyal medyadaki algı operasyonlarına karşı hukuki süreç başlatacaklarını duyurdu.
Başkan Bozbey'in açıklamaları şu şekilde: Sayın milletvekilleri, parti meclisi üyem, belediye başkanım, önceki dönem büyükşehir belediye başkanım, değerli basın mensupları ve sevgili Bursalılar. Bugün burada, Bursamızın geleceğini doğrudan ilgilendiren, iklim değişikliğiyle kronik hale gelen su konusundaki gerçekleri tüm açıklığıyla paylaşmak üzere bir aradayız.
Öncelikle herkese, özellikle de önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Erdem Saker'a, DSİ Bölge Müdürlüğü sürecinde Bursa'nın su sorununa yönelik vizyoner destekleri için Bursalılar adına yürekten teşekkür ediyorum.
Sosyal Medya Çarpıtmalarına Cevap: Gerçekleri Saklamıyoruz
Son günlerde özellikle sosyal medyada, gerçekleri çarpıtan, halkımızı endişe ve paniğe sevk eden pek çok yanlış bilgi kasıtlı olarak yayılıyor. Bir algı operasyonu yapıldığının farkındayız. Biz kenti yönetirken hiçbir konuyu gizlemedik, hiçbir gerçeği saklamadık. Bugüne kadar şeffaf olduk, şeffaf olmaya da devam edeceğiz. Halkımızın yanlış bilgilendirilmesine asla izin vermeyeceğiz. Konu siyasetin değil, hayatın, yaşamın ta kendisidir; Bursamızın ve hemşehrilerimin geleceğidir.

Bursa Susuz Kalmayacak: Mevcut Durum ve Alternatif Kaynaklar
Öncelikle herkesin merak ettiği sorunun cevabını vermek isterim: Bursamız susuz kalmayacak.
Şu anda barajlarda görülen oran teknik bir seviyedir. Barajlardaki "yüzde sıfır" oranı, suyun tükendiği anlamına asla gelmiyor. DSİ'nin belirlediği kotun altındaki su da kullanılabilir durumdadır ve ihtiyaca göre sisteme dahil ediliyor.
Mevcut Su Temini Dağılımımız:
Günlük ortalama 430 bin metreküp su veriyoruz. Bu suyun tedariki alternatif kaynaklarla sağlanıyor: Çınarcık Barajı Bypass Hattı'nda 90 bin metreküp (Kuraklığı düşünerek yaptığımız hat) yeraltı sularında 175 bin metreküp, kaynak sularında 35 bin metreküp, alternatif kaynaklardan sağlanan toplam su yaklaşık 300 bin metreküp (İhtiyacımızın %70’i) kalan ihtiyacımızı karşılamak için ilave tedbirler alındı: Nilüfer Barajı'ndan pompalarla günde yaklaşık 25 bin metreküp su Doğancı Barajı'na aktarılıyor. Doğancı Barajı'nda kodun altında kalan yaklaşık 8-8.5 milyon metreküplük su da kurduğumuz sallı pompalar sayesinde arıtma tesislerine aktarılıyor.
Yeraltı Suları: 175 bin metreküp
Kaynak Suları: 35 bin metreküp
Alternatif Kaynaklardan Sağlanan Toplam Su: Yaklaşık 300 bin metreküp (İhtiyacımızın %70’i)
Kalan ihtiyacımızı karşılamak için ilave tedbirler alındı: Nilüfer Barajı'ndan pompalarla günde yaklaşık 25 bin metreküp su Doğancı Barajı'na aktarılıyor. Doğancı Barajı'nda kodun altında kalan yaklaşık 8-8.5 milyon metreküplük su da kurduğumuz sallı pompalar sayesinde arıtma tesislerine aktarılıyor.
Kronikleşen Sorunun Kaynağı: İhmaller Zinciri ve Geçmiş Yönetimler
Bu tablo bizi rehavete değil, sorumluluğa çağırıyor. Çünkü iklim krizi ve kuraklık artık hayatımızın tam da ortasında. Türkiye, son 52 yılın en büyük kuraklığını yaşıyor ve 25 yıl sonra beklenen sıcaklık seviyelerine şimdiden ulaştık.
Bugün yaşadığımız sıkıntı bir günde ortaya çıkmadı. Bu tablo, yılların ihmaliyle oluştu. Bu sorun; bilim insanlarının "önlem alın" çağrılarına kulak asmayan, altyapıya yeterli yatırımı yapmayan, projeleri kağıt üzerinde bırakıp uygulamaya geçirmeyen önceki yönetimler yüzünden ortaya çıktı.

Çınarcık İhmalinin Maliyeti: İptal Edilen Protokol ve Yüz Milyonlarca Euro Borç
Önceki yönetimler, "Nasıl olsa Bursa su kenti" deyip büyük bir vurdumduymazlıkla kenti susuzluk sorunuyla yüz yüze bıraktı. Yıllardır beklenen Çınarcık Barajı isale hattı da aynı hatalı anlayışın ihmaliyle yapılamadı.
Çarpıcı Gerçekler ve İptal Edilen Protokol:
2015 Yılı: DSİ, Çınarcık Projesi'nin yatırım programına alındığını BUSKİ'ye bildirdi.
2017 Yılı: DSİ ile BUSKİ arasında isale hatları ve arıtma tesisi yapımını içeren protokol imzalandı. DSİ, projenin tamamını yapıp geri ödemesini 15 yıl içinde, TL bazında BUSKİ'den alacaktı.
2021 Yılı: Bu protokol, dönemin belediye yönetimi tarafından iptal edildi.
Sormak istiyorum: İmzalanan bu protokol neden iptal edildi? Bu protokol iptal edilmeseydi, Bursa suya çok daha erken kavuşacak ve bugün bu sorunları konuşmayacaktık. Protokolü iptal eden önceki yönetim, sonrasında isale hattı ve arıtma tesisi için 155 milyon Euro kredi başvurusu yaparak BUSKİ'yi borç batağına sapladı.
Alınan Önlemler ve Gelecek Vizyonu
Biz göreve geldik ve hızlıca önlem aldık. Aldığımız kararlar gecikmiş olsaydı, Eylül başından itibaren Bursa'da kuraklık sebebiyle su kesintileri yaşanacaktı.
Planlı Kesintiler ve Tasarruf
Yaptığımız üç günde bir yapılan planlı kesintiler de, önceki yönetimin sebep olduğu su krizini yönetme önlemidir.
Kesintilerle Elde Edilen Tasarruf: Günde yaklaşık 50 bin metreküp. Kesinti Saatleri: Akşam 17.00 ile sabah 05.00 arası (Okulları ve hastaneleri düşünerek). Bu tasarruf bize, yağışların ne zaman çoğalacağını bilmediğimiz bu süreçte önemli bir süre kazandırıyor.
Çınarcık Projesi ve Yeni Hedefler
Sosyal medyada projenin durduğu iddiaları yayıldı, ancak aksine proje hızla ilerliyor:
Görükle Hattı: Kent içine gelecek isale hattı yüzde 90 seviyesinde tamamlandı. Şimdi Görükle deposuna ulaştırılıyor. Mudanya Tasarrufu Çınarcık suyunu cazibeyle Mudanya'ya aktararak, pompa istasyonu kullanımından kaynaklanan yılda 50 milyon TL enerji tasarrufu yapmayı hedefliyoruz. Karacabey Hattı Çınarcık suyunu, TOKİ konutları ve Karacabey ilçesine de götürmeyi planlıyoruz. Su Kuyuları Nisan 2024'ten itibaren 52 adet yeni su kuyusu açıldı.
Kuraklıkla Mücadele Platformu Kuruluyor
Valiliğimiz başkanlığındaki Bursa Su Kurulu'nun tespitleriyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ayrıca, bilim insanları ve tüm paydaşları kapsayan bir Kuraklıkla Mücadele Platformu oluşturmak için çalışmalara başladık. Bu platform, gelecekle ilgili su kullanımı, ağaçlandırma ve halk eğitimi konularında öneriler sunacaktır.
Hukuki Süreç Başlatılacak
Kasıtlı olarak "proje durdu" ve "sular bitti" gibi iddialar yayarak halkı paniğe sevk eden ve daha fazla su tüketimine iten bu kişiler hakkında hukuki süreci başlatacağız. Projeyi durdurmadık; aksine, Bursalıların susuz kalmaması için hızla ilerliyor.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, su krizini kültürel bir değişimin zorunluluğu olarak ele alırken, tarımsal sulamada ve sanayideki su tüketiminin yönetilmesi gerektiğini vurguladı. Bozbey, ayrıca kayıp kaçak oranlarını düşürmek için atılan adımları ve su paketleme tesisleriyle ilgili yetki karmaşasını da açıkladı.
Yeşil Bursa Hedefi ve Suya Duyarlı Peyzaj
İklim krizinin etkilerini azaltmak için yeniden Yeşil Bursa hedefini ortaya koyduğumuzu biliyorsunuz. Bu hedef doğrultusunda, suya az ihtiyaç duyan yeşil örtülere geçiş ve ağaçlandırma çalışmalarımızı artırma yönünde adımlar atıyoruz. Yanan bölgelerimizi yeniden yeşertmek ve kente yeni yeşil alanlar kazandırmak en öncelikli görevlerimizdendir.
Tarımsal Sulama: En Yoğun Tüketim Alanında Dönüşüm Başladı
Bugün en yoğun su tüketimi, yaklaşık yüzde yetmiş ile tarım alanlarında gerçekleşiyor. Dolayısıyla, özellikle bu alanda köklü adımlar atmamız gerekiyor. Bilinçsiz su kullanımının önüne geçmek için çiftçilerimizle birlikte eğitim ve planlama çalışmalarını yürütüyoruz.
Biz Büyükşehir Belediyesi olarak bu dönüşümü geçen yıl başlattık. Damla sulama tesisimizde ödüllü örnek uygulamaları hayata geçiriyoruz. Ürettiğimiz damla sulama borularını çiftçilerimize ücretsiz dağıtarak destek oluyor, suyu daha az kullanarak yüksek verim almalarını sağlıyoruz.
Sanayi ve Su Şirketleri Tüketimi Mercek Altında
Aynı şekilde organize sanayi bölgelerinin ve özel şirketlerin su tüketimini de çok yakından takip ediyoruz. Sanayi, Bursa'nın toplam su ihtiyacının yüzde on beşini kullanıyor. Paketlenmiş su tesisleri ise içme ve kullanma suyunun yüzde dördünü kullanıyor.
Bu oranlar artık dikkatle hesaplanmak ve yönetilmek zorundadır; çünkü kurulan her yeni sanayi bölgesi bu oranın üzerine yeni bir yük ekliyor. Planlamalarımızı buna göre yapmamız gerekiyor.
Su Paketleme Tesisleri ve Yetki Karmaşası
Son günlerde, özellikle su paketleme tesislerinin denetimiyle ilgili doğru olmayan, yalan yanlış çeşitli paylaşımlar yapıldığını görüyoruz. Ancak bu noktada bir hatırlatma yapmak isterim: Bursa'da otuz iki özel su şirketi var ve bu su şirketlerinin su kaynaklarını yönetme yetkisi, hüküm ve tasarrufu, Mayıs ayı itibarıyla valilik bünyesindeki Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığına (YİKOB) devredilmiştir.
Kayıp Kaçak Oranlarını Düşürme Kararlılığı
Biliyoruz ki kuraklık sadece iklimin değil, alışkanlıklarımızın da sonucudur. Bu nedenle suyu korumak sadece bir yönetim politikası değil, toplumsal bir sorumluluk olmalıdır. Artık suyu sınırsız bir kaynak gibi tüketemeyiz; çünkü doğa, yapılan her hatayı bize kuraklıkla, yoklukla fatura ediyor.
Bu kültürel değişimi sağlamak için yoğun çaba harcıyoruz. Kayıp kaçak oranlarını düşürmek için çalışıyoruz. Hala birçok ilçemizde kayıp kaçak oranları maalesef yüzde ellilerin üzerindedir.
Örneğin, İnegöl’de kayıp kaçak oranı yüzde elli beşler seviyesindeydi. Bu ilçemizde su hatlarını değiştirerek ve değiştirmeye devam ederek, İnegöllüleri hem kanserojen etkisi olan asbestli borulardan kurtarıyor hem de kayıp kaçak oranını düşürüyoruz. Finansman sorununu çözdükçe diğer ilçelerimize de buna benzer projelerimizi uygulamaya devam edeceğiz.
Gelecek Nesiller İçin Ahlaki Sorumluluk
Biz günübirlik siyaset yapmıyoruz. Biz bilimsel ve akılcı bakıyoruz, planla hareket ediyoruz. Gelecek kuşakların emaneti olduğu bilinciyle uzun vadeli sürdürülebilir çözümler üretmeye odaklanıyoruz. Bu bizim gelecek nesiller için ahlaki ve vicdani bir sorumluluğumuzdur.
Unutmayalım ki su kaynaklarımız her geçen gün tükenmeye devam ediyor. Sanayi ve nüfusun planlamaların çok üstünde arttığını görüyoruz. Küresel iklim değişikliği ve kuraklık devam ettikçe ne yazık ki Çınarcık Barajı'nın da bir müddet sonra Bursa'mıza yetmeyeceği bilincini taşıyoruz. Biz her koşulda Bursamızın ve Bursalıların geleceğini koruyacağız ve korumaya devam edeceğiz.
Bugün zor bir dönemden geçiyoruz. Ancak biz bu kenti gülümseyerek ve kararlılıkla geleceğe taşıyacağız. Çünkü biliyoruz ki, gülümsemek yıllardır biriken sorunların karşısında pes etmek değil, çözüm üretmenin kararlılığıdır. Suyun akması için gece gündüz emek veren tüm arkadaşlarıma gönülden teşekkür ediyorum.






Yorumlar