Ak Parti İl Başkanı Davut Gürkan, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in açıklamalarına tepki gösterdi.
TAHA TÜTÜNCÜ
Bursa Belediye Başkanı Mustafa Bozbey yerel seçimlerin ardından yaptığı ilk basın buluşmasında, devraldığı belediye hakkında çarpıcı iddialarda bulunmuştu. Devralırken söylenilen borcun gerçeği yansıtmadığını ve Büyükşehir’in sosyal medya hesaplarında yapılan inceleme sonucu “Atatürk” ve “30 Ağustos” kerimelerinin kullanılmasına kısıtlama getirildiğini belirtmişti.
Önceki dönem belediye başkanlığı görevini yapmış olan Alinur Aktaş ve Ak Parti İl Başkanı Davut Gürkan ise bu açıklamalara sert sözlerle yanıt verdi. Ak Parti İl Başkanlığı’nda yapılan açıklamaya Ak Parti İl Başkanı Davut Gürkan, Osmangazi İlçe Başkanı Adnan Kurtuluş, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, önceki dönem belediye başkanı Alinur Aktaş ve partililer katılım sağladı.
Ak Parti İl Başkanı Davut Gürkan sözlerinin başında, “Gönül isterdi ki Bursa’mız güzel işlerle anılsın. Ancak liyakatsizlikle ve aile belediyeciliğiyle anılmaya başladı. Bursa kamuoyu aslında kendisinden verdiği sözleri tutulmasını beklerken, tüm Türkiye’ye aile belediyeciliğiyle gündeme oturmuş oldu. Bir kaç gündür süren eş dost akraba atamaları, ve yeğenini BURKENT yönetimine atamasıyla Türkiye gündemine oturdu. İlk başta bu gençler hiç mi çalışmayacak diyerek kendini savunmaya çalışsa da geri adım atmak zorunda kaldı. Daha düşünmüştük diyerek işten sıyrılmaya çalışan ve kamuoyundan özür bile dilemeyerek kendi yandaş medyasını bile isyan ettirdi.
Buradan bir çağrıda bulunuyoruz. Türkiye’deki diğer başkanlar öyle ya da böyle mal varlıklarını açıkladılar. 20 yılı aşkın süredir başkanlık yapmış Mustafa Bozbey bunu açıklamadı. Seçildikten sonra açıklamasını bekledik ancak yine açıklamadı. Mal varlığını öğrenmesi tüm kamuoyunun en büyük hakkıdır. Seçim sonuçları belli olduktan sonra Büyükşehir Belediye Meclisi’nde milletimiz büyük çoğunluğu bizlere verdi. Biz ilk beyannamemizde Bursa’nın yararına olan her projeye destek vereceğimizi belirttik. Kendisinin seçim öncesinde su indirimi konusunda bir vaati vardı. Bu doğrultuda vatandaşlarımızın yararına olduğunu düşündük ve mecliste onayladık. Bu yüzden cumhur ittifakına bir teşekkür beklerdim.
Kayapa’nın katı atık projesini iptal ettiler. Bu bir vizyon projesiydi aslında. Kendileri seçimden önce Hamitler çöplüğünü kapatacaklarını açıkladı. O çöplüğü kapatmak için böyle bir katı atık entegre tesisine ihtiyaç vardır. Orada yaklaşık 5 yıllık bir izin süreci vardı. Bakalım kendileri sıfırdan bir proje için ne kadar süre harcayacak. Orasını yapmadan Hamitler çöplüğü nasıl kapatacaklar.
25 milyardan fazla borcu olduğunu savundu. Ancak alt başlıklarda yapacakları 25 milyarın çok çok üstündedir. Hafif raylı sistemler, ulaşım ağları, ana kucakları bunların çok üstündedir. Bizim yatırımlarımızın hepsi ortadadır. Metro yapmamak için, hafif raylı sistemi yapmamak için, kreşleri açmamak için bahane uydurmaya gerek olmadığını düşünüyorum. İstanbul belediye başkanının seçim öncesi hatırlamıyorum gibi bir ifadesi vardı. Herhalde biz de önümüzdeki seçimlerde bu ifadeleri duyacağız.
Bir diğer vaati ise tüm emeklilere aylık 2 bin TL sözü vardı. Her ay 1 milyon 400 bin TL tutar. Ya başkana yanlış sayı verdiler ya da yanlış bir hesap yapıyorlar. Bütün vaatlerin takibini yapacağız.
Belediye meclislerinde her yıl bütçe toplantıları yapılır. Borçlar açıklanır ve müzakereler yapılır. Belediye başkanlığını kazanan bir başkan bütçesini bilmediği bir belediyenin başkanı mı oldu? Böyleyse vay haline! Siz bu vaatleri bütçeye bakmadan mı söylediniz? Diğer bir belediye başkanımızın dediği gibi ‘Yönetemeyecekseniz anahtarı kapıya bırakın biz yönetiriz.‘“ dedi.
