<>.theiaStickySidebar:after {content: ""; display: table; clear: both;}
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak

Demokratik kuruluşlardan İmamoğlu’na destek, gözaltı ve tutuklamalara tepki

24.03.2025
A+
A-

ŞULE BAYDAR

Bursa Tabip Odası, KESK, DİSK, Bursa Demokrasi Güçleri ve TMMOB, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi ve ardından gerçekleşen gözaltı ve tutuklama olaylarına karşı basın açıklaması yaptı. Açıklamada, Türkiye’de hukukun üstünlüğü ve temel hakların savunulması gerektiğini vurgulandı.

Bursa Tabip Odası, KESK, DİSK, Bursa Demokrasi Güçleri ve TMMOB, BAOB Ortak Toplantı Salonu’nda bir araya gelerek, Türkiye’deki hukuksuzluk ve adaletsizliklere karşı bir basın açıklaması düzenledi. Açıklama, özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu tarafından diplomasının iptal edilmesi, ardından gözaltına alınması ve tutuklanması olayına tepki gösterdi.

Basın açıklamasında, Prof. Dr. Kadir Binbaş, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş ve CHP Milletvekili Orhan Sarıbal, yaşanan olaylarla ilgili görüşlerini paylaştı.

“Kaybetme Şansına Sahip Değiliz”

Bursa Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Kadir Binbaş, yaşadığı olayı değerlendirerek, “Çok fazla su sıkıldı, kalkanlarla çok sıkıştırıldık. Ama şunu söyleyeyim, elden geldiği kadar orada da gençlerimizi, katılan herkese bu işi kurtarmaya çalıştık” dedi.

Binbaş, 10 dakika alıkonulması ve kötü muameleye uğramasının, eylemlere katılan ya da katılmayı düşünenler için bir gözdağı niteliği taşıdığını belirterek, “Ancak, bunca gözaltı varken, 19 Mart’tan bu yana adaletsizliğe uğrayan insanlar varken, Bursa Tabip Odası Başkanının 15-20 dakika bir yerde alıkonulması aslında laf-ı güzaftır” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Binbaş, Bursa Tabip Odası, diğer demokratik kitle örgütleri, barolar ve sendikalar olarak mücadeleye devam edeceklerini vurguladı ve “Artık bundan başka bir çıkış yolumuz yok. Geri dönme şansına, kaybetme şansına sahip değiliz” şeklinde konuştu.

“Ülkenin Demokratik İşleyişi Ortadan Kalkmıştır”

CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, yaptığı açıklamada, anayasanın ihlal edildiğini, demokrasinin ortadan kalktığını ve insan haklarının olmadığı bir süreç yaşandığını belirtti. Yeşiltaş, “Siyasi partilerin genel başkanlarını, belediye başkanlarını, baro başkanlarını görevden almak için dava açıldığı, muhtarları görevden alıp kayyum atayacak kadar ülkenin demokratik işleyişi ortadan kalkmıştır” dedi.

Anayasa’nın 34. maddesinin, barışçıl bir ortamda gösteri ve yürüyüş yapma hakkını her vatandaşa tanıdığını ifade eden Yeşiltaş, “Ancak, kendi iktidarını sürdürebilmek için her geçen gün gücünün azaldığını hisseden birileri, emniyet güçleriyle vatandaşları karşı karşıya getirip çatıştıracak bir ortam hazırlıyor ve anayasa suçu işliyor” şeklinde konuştu. Ayrıca, polisle ya da emniyet güçleriyle herhangi bir sorunları olmadığını belirten Yeşiltaş, “Onlar da bu ülkede görev yapan, güvenliğimizi sağlamak amacıyla görev yapan arkadaşlarımız” dedi.

Hukukun Üstünlüğü ve Temel Haklar Güvencede Değil

Basın açıklamasında, Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesinin ve ardından birçok belediye başkanı ve yöneticinin gözaltına alınarak tutuklanmasının, Türkiye’deki anayasal hakların güvencesizliğini gösterdiği vurgulandı. Ayrıca, bu tür baskıların halkın siyaset yapma hakkını engellediği, demokrasi ve hukuk eksikliğinin tüm toplum için tehdit oluşturduğu ifade edildi.

Açıklamaya katılan gruplar, üniversitelerin ve bilim insanlarının bağımsızlığının tehlikeye girmesi, adaletin ve hukukun işleyişinin zayıflaması gibi konulara da dikkat çekti. Bu durumun, toplumun ilerlemesi ve sağlıklı bir toplum yapısının oluşturulması açısından ciddi bir engel teşkil ettiği belirtildi.

Toplumun Sağlığı ve Güvenliği Her Şeyin Önünde

Bursa Tabip Odası, basın açıklamasında, sağlık sisteminin sadece sağlık kurumlarının durumuyla değil, aynı zamanda toplumsal baskı, şiddet ve güvencesizlik ortamıyla da tehdit altında olduğunu belirtti. Hekimlerin, siyasi baskılara ve hukuksuz uygulamalara karşı halkın sağlığını savunmaya devam edeceği ifade edildi.

Talepler Net: Demokrasi, Hukuk ve Haklar İçin Eylem

Basın açıklamasında, şu talepler sıralandı:

• Toplanma, ifade ve protesto özgürlüğü önündeki tüm engellerin kaldırılması, bu hakların kullanılmasını engelleyen uygulamaların sonlandırılması.

• Yurttaşlara yönelik orantısız güç kullanımının derhal sonlandırılması ve gözaltına alınanların, kötü muameleye uğramadan serbest bırakılması.

• Hekimlerin, etik ilkelere uygun bir şekilde görevlerini, siyasi baskılara maruz kalmadan yapabilmesi.

• Üniversitelerin bilimsel ve kurumsal özerklik temelinde yapılandırılması, akademinin siyasallaştırılmasından vazgeçilmesi.

• Tüm kamu kurumlarının hukukun üstünlüğü ve halk yararı temelinde yeniden düzenlenmesi.

• Siyasi otoritenin, kolluk kuvvetlerini ve yargıyı muhalefeti baskılamak amacıyla kullanmasına son verilmesi.

“Baskılara Karşı Sesimiz Yüksek Olacak”

Açıklamada, başta polisin kötü muamelesine maruz kalan başkanları Prof. Dr. Kadir Binbaş olmak üzere, hekimler, akademik odalar, meslek örgütleri, sendikalar ve birçok yurttaşın, her türlü baskıya, gözaltı ve tutuklamalara karşı halkın sağlığını koruma yükümlülüklerini yerine getirmeye devam edecekleri vurgulandı.

Toplumun yararı için çalışmalarını sürdürmeye, demokrasiyi ve insan onurunu savunmaya kararlı oldukları belirtildi.Açıklama, “Hekimlik, zulme karşı kafasını başka yöne çevirme değil, hakikate tanıklık mesleğidir. Baskılara karşı sessiz kalmayacağız, susmuyoruz, korkmuyoruz, hiçbir yere gitmiyoruz” şeklinde sonlandırıldı.