HABER: ZEYNEP SUDE YAVUZ
Business School’un Uludağ Kirazlıyayla kampüsünde başlayan zirve, gıda güvenliği ve sürdürülebilir üretim konularını masaya yatırırken, sektör profesyonelleri, akademisyenler ve kamu temsilcilerini bir araya getirdi.
Zirvede, gıda sektöründe geleceğe yönelik stratejilerin oluşturulması ve sektör paydaşları arasında iş birliğinin güçlendirilmesi hedefleniyor.
Zirvenin açılışında konuşan BTSO Gıda ve Paketleme Konseyi Başkanı Burhan Sayılgan konuşmasında şu sözlere yer verdi: "Sayın Valim, değerli konuklar ve kıymetli sektör temsilcileri;
Yönetim Kurulu Başkanımız ve müdürlerimiz adına, böylesine önemli bir buluşmada, hepinizi en derin saygı ve sevgilerimle selamlıyorum. Gıda sektörünün geleceğini, zorluklarını ve fırsatlarını konuşmak üzere bir araya geldiğimiz bu kıymetli platforma hepiniz hoş geldiniz; varlığınızla bizleri onurlandırıyorsunuz."

Türkiye ve Bursa’nın Gıda Sektöründeki Gücü
"Türkiye, bereketli toprakları, iklim çeşitliliği ve yüksek üretim potansiyeliyle, dünya gıda pazarında önde gelen ülkeler arasında yer almaktadır. Bu potansiyelin en güçlü merkezlerinden biri olan Bursa ise, güçlü sanayisi, verimli tarım arazileri ve gelişmiş lojistik imkanlarıyla ülkemizin gıda güvenliğinin temelini oluşturmaktadır. Bu topraklarda sebzeden süt ve süt ürünlerine, zeytinden paketli gıda ürünlerine kadar geniş bir yelpazede başarılı üretim ve ihracat gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz. Bursa'nın bu potansiyeli, hem ülkemizin gıda güvenliğinin teminatı hem de bölgesel kalkınmanın ve sektörümüzdeki ihracatın itici gücü durumundadır."
Kalıcı Başarı İçin Kapsayıcı Ekosistem
"Ancak, tarımda ve gıdada sahip olduğumuz bu başarıları kalıcı hale getirmek zorundayız. Bu hedefe ulaşmak için, üreticiden akademisyene, sanayiciden yerel yönetimlere kadar herkesin sürece katılımını sağlamalıyız. Bizler, sektörümüzle ilgili yol haritalarının, üreticilerin sesleri ve çiftçimizin tecrübeleriyle şekillenmesini istiyoruz. Çünkü kazanın kıymetini bilmeyenler, sofranın bereketinden mahrum kalır.
Yönetici, sanayici, ihracatçı ve tüketici arasında kurulan bu değer zincirinin her halkasını güçlü kılmalıyız. Ancak bu şekilde, sürdürülebilir, adil ve verimli bir gıda ekosistemi inşa edebiliriz."
Ekonomik Beklentiler ve Dijitalleşme İhtiyacı
"Ekonomide istikrar arayışlarının devam ettiği bu süreçte, sektörlerimiz önemli desteklere ihtiyaç duymaktadır. Bu kapsamda, tarımsal üretimin sağlıklı bir şekilde planlanması ve sektörümüze verilen teşviklerin artırılması hususunda neredeyse tüm firmalarımız ortak bir beklenti içerisindedir. Ayrıca, teknolojik yatırımlar ve dijital uygulamalar, sektörü geleceğe taşıyacak en güçlü adımlardır. Türkiye, destekler ve yeniliklerle verimliliği artırarak üretime verdiği desteği sürdürmelidir."
Küresel İsraf ve Vicdani Sorumluluk
"Tarımda bir diğer önemli ve vicdani sorumluluğumuz olan konu da israfın önlenmesidir. Dünyada üretilen gıdanın yaklaşık üçte biri çöpe gitmektedir. Ortalama 2024 verilerine göre, dünyada yirmi beş bin ton gıda çöpe atılmaktadır. Bu kayıp, açlıkla mücadele eden milyonlarca insan varken yaşadığımız bir vicdani muhasebedir. Üretimden tüketime kadar zincirin her aşamasında israfın önlenmesi hususunda hedefler belirlemeliyiz. Su dâhil olmak üzere kaynaklarımızı verimli bir şekilde kullanmak, geleceğimizin en önemli ve güçlü sigortası olacaktır."
Halk Sağlığı ve Bilgi Kirliliğiyle Mücadele
"Sayın Valim, değerli konuklar; gıda sektöründe ekonomik değer önemli olsa da, daha da önemlisi insan sağlığına yönelik sorumluluğumuzdur. Ne yazık ki günümüzde sosyal medyadan yayılan bilgi kirliliği, hem tüketici güvenilirliğini zedeliyor hem de sektörümüzün itibarını sarsıyor. Bizler bu durumdan duyduğumuz ciddi rahatsızlığı dile getirmek isteriz.
Sosyal medyadaki kirli bilgilerin önlenmesi gereklidir. Bizler, doğru ve şeffaf bilgiye, güvenilir denetime dayalı bir sistemi hep birlikte güçlendirmeliyiz. Doğru bilginin yayılması, halk sağlığı kadar sektörün de itibarı açısından çok önemlidir.
Sözlerimi tamamlarken, bu yıl odamızın öncülüğünde düzenlenen Gıda Zirvesi'nin “Sürdürülebilir Gıda, Tarım ve Güvenilirliği” temasıyla büyük bir vizyon ortaya koymaya çalıştığını belirtmek isterim. Hepinize katılımlarınız için tekrar teşekkür ederim."
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, gıda sektörünü stratejik bir gelişim alanı olarak gördüklerini belirterek konuşmasına şu sözlerle devam etti:
"Gıda sektörümüzün çok kıymetli temsilcileri, değerli basın mensupları;
Öncelikle ben şahsım ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu adına hepinizi saygıyla selamlıyorum. Düzenlediğimiz bu Gıda Zirvesi’nin sektörümüz ve ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum."
Küresel Dönüşüm ve Yeni Değer Anlayışı
"Değerli dostlar, hepinizin bildiği gibi dünyamız, insanlık tarihinde belki de en büyük dönüşüm sürecinin aralığındadır. Bir zamanlar ekonomik gücü tanımlayan şey, üretim gücünüzün merkezde bulunmasıydı. Fakat bugün daha akılcı, daha yeşil ve daha sürdürülebilir bir üretim modeline geçiş söz konusu. Enerji kaynaklarından tedarik yapılarına, ticari alışkanlıklarımızdan tüketici davranışlarına kadar her şey köklü bir değişim yaşıyor. Artık şirketlerimizin değerini, sahip oldukları topraklar ve fabrika binalarından ziyade; veri üretme, yenilik üretme kabiliyeti ve değişimi ne kadar öngörebildiğimiz belirliyor. Petrolün yön verdiği düzen, bugün karbon ayak izi ve yapay zekâ destekli karar mekanizmalarıyla yeni bir küresel düzene dönüşüyor. Dolayısıyla, takip edenlerin değil, istikameti belirleyenlerin kazandığı bir çağda yaşıyoruz. Bu nedenle, zamanla yarışmak artık yeterli değil; zamanın da ötesine geçmemiz gerekiyor."
Uludağ Zirveleri ve Düşünce Platformu
"İşte bizler de bu anlayışla, içinde bulunduğumuz Uludağ’ı bir düşünce platformu olarak hayata geçirdik. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası olarak, Uludağ’ımızın kalbinde, tarihi kimliği ve benzersiz atmosferiyle iş dünyamızın kendini yenilediği, güçlendiği ve geleceğe hazırlandığı bir platformun temellerini atmış olduk. Burası, Bursa iş dünyamızın dönüşümü kavradığı, sektörlerin vizyonunu geliştirdiği ve geleceğe yön verecek stratejilerin oluşturulduğu bir merkez hüviyetine kavuştu. Enerjiden çevreye, dirençli şehirlerden girişimciliğe ve yapay zekâ teknolojilerine uzanan zirvelerle, burada köklü bir zihniyet değişiminin de başlangıcını yaptık."
Gıda ve Tarımın Stratejik Önemi
"Bugün düzenlemiş olduğumuz Uludağ Gıda Zirvesi ile, gıda ve tarım sektörlerimizin yenilikçi yönünü öne çıkartmayı hedefliyoruz. İklim krizinin etkilerini her geçen gün daha da derinden hissettiğimiz, jeopolitik risklerin küresel ticaret akışlarını yeniden şekillendirdiği böyle bir dönemde, gıda ve tarım artık basit bir üretim meselesi olmaktan çıkmıştır. Gıda ve tarım; güvenlik, refah, sağlık ve diplomasiyle doğrudan ilişkili stratejik bir alan haline dönüşmüştür. Bugün dünya genelinde yaklaşık 800 milyon insan maalesef düzenli gıdaya erişememektedir. Bütün bunlara rağmen aynı dönemde dünyadaki gıda talebinin sadece yüzde 1,6 artış kaydetmesi büyük bir çelişkidir. Bu durum, gıda bağımsızlığını sağlayan ülkelerin gelecekte yönünü ne kadar güçlü belirlediklerinin de en önemli göstergesidir."
Verimli Kaynak Kullanımı ve Ölçeklenme İhtiyacı
"Bu süreçte en az enerji kadar stratejik hale gelen suyumuzu verimli kullanmak kritik bir diğer husustur. Bursa’mızın toplam 10.880 kilometrekarelik yüz ölçümü içinde tarıma ayrılan pay yüzde 30,9’dur. Ancak tarım sektörümüzün kent ekonomisine katkısı sadece yüzde 5,9 seviyesindedir. Buna karşın, OECD raporlarından da gördüğümüz gibi, tarım sektörü toplam su kaynaklarımızın yüzde 70’ini tüketmektedir.
Her alanda olduğu gibi üretimin mutlaka standartları olmalıdır. Dijital toprak haritaları, akıllı sulama ve geri kazanım sistemleriyle üreticilerimiz teknolojiyle buluştukları takdirde; hem verimimiz artacak hem gıda fiyatları daha uygun olacak hem de doğal kaynaklarımızı çok daha iyi koruyabileceğiz. Bugün Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da çiftçi başına düşen üretim kapasitesi, Türkiye’mizin birkaç katı ölçektedir. Toprakla birlikte ölçeklenmede, modernleşmede ve ortaklıkların devreye girmesinde büyük potansiyelimiz var. Birlikte üreten, birlikte büyüyen bir tarım modeli, Türkiye’nin rekabet gücünün en önemli unsurlarından biri olacaktır."

Planlama ve Tedarik Zinciri Optimizasyonu
"Değerli dostlarım, bugün dünya artık üretimleri tesadüflere bırakmıyor. Japonya, Güney Kore, Polonya gibi ülkelerde üretici ne ekeceğini, kümes hayvancılığı yapan ne üreteceğini sezon başında net olarak bilebilmektedir. Diğer taraftan, gıda fiyatlarındaki artış sadece tüketici kaleminden kaynaklanmıyor. Sorun, üretimden tüketime uzanan tedarik zincirinin maalesef verimsizliğidir. Bu zinciri daha sade hale getirmek, dijital izlenebilirlik ve lojistik optimizasyon sistemleriyle desteklemek, aynı zamanda gıda enflasyonunu kalıcı biçimde düşürmenin de en önemli araçlarından biri olacaktır. Tüm bu çalışmalar bize şunu net bir şekilde göstermektedir: Yüksek verimli ve sürdürülebilir tarım modelleri için sadece araziye değil; bilgiye, planlamaya ve teknolojiye de ihtiyacımız var."
BTSO'nun Sektöre Yönelik Çalışmaları
"Bursa Ticaret ve Sanayi Odası olarak, gıda sektörünü stratejik bir gelişim alanı olarak görmekteyiz. Bu doğrultuda, Gıda ve Paketli Ürünler Konseyimiz çalışmalarını yoğun bir şekilde devam ettirmektedir. Ayrıca, hem işlenmiş hem de dondurulmuş ürünler sektörlerinde önemli UR-GE projelerimizi yürütmekteyiz. Coğrafi işaretli ürünlerimiz bir anlamda bizim en büyük gücümüzdür, ancak bunları mutlaka ticari başarıyla taçlandırmalıyız. Bu ekosistemi büyütmek istiyoruz. Bugün bu zirveyle başlayacak olan bu etkileşimin, inşallah hem şehrimizi hem de ülkemizi bu alanda farklı bir noktaya taşıyacağına inanıyorum.
Bugün yapılacak olan zirvemizde çok değerli konuşmacılarımız ve panellerimiz olacak. Bu panellerde, özellikle gıda sektöründe öne çıkan konuları ele alma imkanımız olacak. Zirve sonucu ortaya çıkacak olan sonuç raporu, sektörümüzü yöneten ve karar verici konumda olan ilgili kurumlarımızla ve bakanlıklarımızla paylaşılacaktır. Ben, bugün zirvemize katılarak bizlere gerçekten büyük değer katan tüm katılımcılara teşekkürlerimi sunuyorum."
Vali Yardımcısı Hulusi Doğan, konuşmasında su sıkıntısına dikkat çekerek şu sözlerle devam etti: "Çok değerli başkanlarımız, kıymetli iş adamlarımız ve burada bulunan tüm katılımcılar;
Öncelikle şahsım ve Bursa Valisi Sayın Erol Ayyıldız adına, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Bursa’da düzenlenen bu Gıda Zirvesi’nin ilimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum."
Zirvenin Temasına Vurgu
"Gerçekten de zirvenin teması çok güzel seçilmiş. Az önce Sayın Komite Başkanımız ve Ticaret ve Sanayi Odası Başkanımız konuyu o kadar güzel izah ettiler ki, bize söylenecek söz bırakmadılar. Mükemmel konuşmalarıyla konuyu çok iyi bir şekilde arz ettiler, kendilerine teşekkür ediyorum."
Geçmiş Deneyimlerden Gelen Öngörüler
"Ben de bu vesileyle şunu belirtmek isterim: Yaklaşık kırk yıllık meslek hayatım boyunca Türkiye’nin hemen her yerinde görev yaptım. Antalya'da, Alanya Kaymakamı olarak; Muğla'da, Milas Kaymakamı olarak çalıştım. Adanalıyım, Hatay bölgesini de iyi bilirim. Bu bölgelerimiz ticarette çok iyi gidiyor. Yani her yerde üreticiyle, köylüyle, muhtarlarımızla iç içeydim ve oradaki durumu yakından biliyoruz."
Geleceğin En Kritik İki Sorunu: Su ve Küçük İşletmeler
"Şöyle bir gerçek var: Az önce başkanımın da belirttiği gibi, gelecekteki en önemli iki büyük sıkıntımız bulunmaktadır. Birincisi, su sorunudur. Dünyada gittikçe su kıtlığı artıyor. Ülkemiz, yüzey suları bakımından Türkiye’nin en zengin ili olmasına rağmen – biliyorsunuz içme suyu kaynakları konusunda Türkiye’de birinciyiz – Bursa’da dahi maalesef su sıkıntısı başlamıştır. Geleceğimizin en büyük sorunlarından biri kesinlikle su sıkıntısıdır. Bu nedenle suyun en verimli kullanıldığı yöntemlere ve teknolojiye yönelik çalışmalar yapmalıyız.
İkincisi ise, tarımsal işletmelerin küçülmesidir. Eski dönemlerde Türkiye’de nüfusun yüzde yetmişi köylerdeydi. Bugün Anadolu’nun birçok köyünde üretim yapacak kimse kalmamıştır. Küçük aile işletmeleri maalesef bitmiştir. Neden? Bütün şehirlere yaşanan yoğun göç maalesef küçük tarım işletmelerini bitirdi. Örneğin, Van Gevaş Kaymakamlığı yaptığım dönemde bile hayvancılık yapan kimse kalmamıştı. Hem tarım hem de hayvancılıkta, can damarımız olan o küçük işletmeler maalesef bitmiş durumda."
Profesyonel Üretimin Yükselişi ve Öncelikler
"Çok şükür ki, başta Bursa’mız olmak üzere birçok ilimizde artık daha büyük ölçekte tarımsal faaliyetler yapan, daha profesyonel ürünler ve üretimler yapan sektör temsilcilerimiz var. Bu çalışmalarla en azından o oluşan eksiği kapatmaya çalışıyoruz.
Elbette gıda sanayi dengeleri, tarım ve diğer sektörler; ticaret ve turizm alanlarında da gereklidir. Ancak geçtiğimiz koronavirüs sürecinde net bir şekilde gördük ki, gıda sektörü olmazsa olmazımızdır. İnsanların her şeye ihtiyacı vardır, ama en çok temel gıdaya... Korona süreci, bunu en güzel gösteren olaylardan biri olmuştur. O nedenle gıda arz güvenliği son derece önemlidir."

Konuşmaların ardından 1. oturum T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Dr. Ersin Dilber,
Tat Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Memiş , Ankara Üniversitesi Gıda Güvenliği Enstitüsü Kurucu Müdürü Gıda Güvenliği Uzmanı Prof. Dr. Nevzat Artık, Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçılar Birliği Başkanı Prof. Dr. Senih Yazgan’ın konuşmacı olduğu
“Gıda Güvencesi İçin Yerli Hamle: Verimli Tarım, Yeni Nesil Kooperatifçilik ve İhracat Odaklı Üretim” paneliyle devam etti.







Yorumlar