DOLAR
35,1981
EURO
36,7471
ALTIN
2.968,65
BIST
9.724,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Az Bulutlu
15°C
Bursa
15°C
Az Bulutlu
Pazartesi Yağmurlu
11°C
Salı Hafif Yağmurlu
11°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
10°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
11°C

Hamilelik ve emzirmede bol su tüketimi büyük önem taşıyor

Hamilelik ve emzirmede bol su tüketimi büyük önem taşıyor
A+
A-

Prof. Dr. Müfit Zeki Karagülle, özellikle hamilelik ve emzirme aşamasındaki annelerin bebek sağlığı açısında yeterli su tüketmeleri gerektiğini söylediği konuşmasında, doğal kaynaklardan elde edilen ve mineral bakımından zengin olan doğal kaynak ve doğal mineralli su tercihinin de büyük önem taşıdığına dikkat çekiyor. Günlük hayatın vazgeçilmezi olan su, yeterli miktarda tüketildiğinde insan sağlığı üzerinde birçok olumlu etki bırakıyor.

Uzmanlara göre hem hayatımız hem de vücudumuz için önemli olan su tüketimi, insan sağlığı üzerinde birçok yapıcı etki bırakıyor. Günlük ortalama su tüketim oranı erkeklerde 2.5 litre, kadınlarda ise 2.2 litre civarında olması gerektiği belirtilirken, özellikle hamilelerin ve emzirme aşamasındaki annelerin yüksek sıvı kaybı nedeniyle daha çok su tüketmesi gerektiği belirtiliyor. Ancak içme suyunun sahip olduğu değerlerin vücuda olan etkileri dikkate alındığında, tüketilen suyun kalitesi büyük önem kazanıyor. Farklı yöntemlerle arıtılarak kullanılan suların sağlıklı ve güvenli olmadığını vurgulayan Tıbbi Ekoloji ve Hidroklimatoloji uzmanı Prof. Dr. Müfit Zeki Karagülle, sağlıklı su tercihinde nelere dikkat edilmesi gerektiğini anlatıyor.

Uludağ Gazetesi

‘Emziren anneler günde en az 3,5 litre su içmeli’

Hamilelerin ve emziren annelerin tüketmeleri gereken günlük su miktarına ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Müfit Zeki Karagülle, “Hamilelik ve emzirmede artan su gereksinimi nedeniyle susuz kalmamak için annelerin daha fazla su ve sıvı almasına ihtiyaç var. Normalde günde 2-2,2 litre su içilmesi kadınlar için yeterli olurken, hamile kadınların günde 2,5-3 litre, emziren annelerin isebu miktarı günde 3,5-4 litreye yükseltilmesi hem kendi hem de bebeklerinin sağlıklı gelişmesi için büyük önem taşıyor” dedi. 

‘Doğal mineralli ve doğal kaynak sularının tercih edilmesi büyük önem taşıyor’

Hamilelikte özellikle doğal kaynaklardan elde edilen ve sağlıklı koşullarda tüketime sunulan doğal kaynak ve doğal mineralli suların tercih edilmesinin yararlarını vurgulayan Prof. Dr. Karagülle, şu ifadeleri kullandı: “Hamilelik sırasında yeterli su içilmesi, artan sindirim yükünü hafifletir. Su ayrıca, besinlerin anne vücudunda dolaşımına yardımcı olur ve anne kanı ile bebeğe besin, vitamin ve minerallerin ulaşmasını sağlar. Ayrıca yeterli alınan su, bebek ve annede metabolizma sonucu oluşan atıkların atılmasına yardımcı olur. Yetersiz su içen bir hamilede bu fonksiyonlar aksayabilir ve sağlık sorunlarına yol açabilir. Hamilelikte annenin özellikle kalsiyum, magnezyum ve florür gibi mineral gereksinimi artar. Çünkü anne rahminde gelişip büyüyen bebeğin hem genel olarak hem de özelde kemik ve kas sağlığı için su içinde çözünmüş bulunan minerallere ihtiyacı vardır. Hamilelerin bu yüzden arıtılmış ve mineralleri alınmış suları değil, doğal mineralli ve doğal kaynak sularını tercih etmeleri çok daha sağlıklı olacaktır.”

‘Düşük mineralli içme suları sağlık problemleri yaratıyor’

Doğal kaynaklardan elde edilen, güvenli ve sağlıklı koşullarda üretilip tüketime sunulan ve denetlenen doğal kaynak ve doğal mineralli suların tercih edilmesinin sağlıklı olduğunu belirten Karagülle, “Dünyada su kaynaklarının azlığı ve ileri su arıtma teknolojilerinin gelişimi ile birlikte minerallerinden arındırılmış içme suyu tüketimi giderek artıyor. Oysa ki sistematik bilimsel derlemeler ve deneysel ve klinik içme suyu çalışmalarından elde edilen kanıtlar, arıtılarak mineralleri alınmış ya da çok düşük düzeyde mineral içeren içme suyunun insan sağlığına doğrudan veya dolaylı zarar verebileceğini gösteriyor. Ancak, doğal kaynaklardan elde edilen ve içeriğinde çeşitli mineraller barındıran doğal kaynak sularında belirli düzeylerde bulunan magnezyumun, kalp ve damar hastalıklarını önleyici rolü ve sudaki kalsiyumun kemik zayıflığını önleyici etkisi yeterli kanıtlarla ortaya konmuştur” şeklinde konuştu.