Prof. Ercan’ın, aralarında Nilüfer, Osmangazi ve Yıldırım’ın da bulunduğu pek çok il ve ilçede konut alınmaması ve kiralanmaması yönündeki çağrısının “bilimsel dayanaktan uzak ve panik oluşturucu” olduğunu söyledi.
Demir, yazılı açıklamasında milyonlarca kişinin yaşadığı Bursa gibi bir kent hakkında bu tür genelleyici uyarıların ciddi sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekti. Bir bilim insanının bu tür belirsiz ifadeler kullanmasının toplum üzerindeki etkisinin daha büyük bir sorumluluk gerektirdiğini vurguladı.
Deprem gerçeğinin korku söylemleriyle değil, bilimsel analiz ve mühendislik disiplinleriyle yönetilebileceğini belirten Demir, ilçeler ya da geniş yaşam alanlarını topluca “sakıncalı” ilan etmenin sosyolojik, ekonomik ve teknik gerçekleri yok saymak olduğunu ifade etti. Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi Başkanı Mehmet Yıldız’ın da söz konusu iddiaları bilimsel temelden yoksun bulduğunu hatırlattı.
Demir, deprem risk analizlerinin mikro-bölgeleme, zemin yapısı, fay hatlarının davranışı, yapı stoku ve yönetmeliklere uygunluk gibi pek çok parametreyle değerlendirildiğini belirterek, yüzeysel açıklamaların bilimsel karşılığının olmadığını söyledi.
İMSİAD olarak şehirde paniğe yol açan, yatırımcıyı yönlendiren ve bilimsel temelden yoksun açıklamaları kabul etmediklerini belirten Demir, Bursa’nın geleceğinin sağlam veri, doğru planlama ve hızlandırılmış kentsel dönüşümle güvence altına alınabileceğini vurguladı.
Demir, “Bursa’yı korkularla değil, bilimle, akılla ve mühendislik disiplinleriyle güçlendireceğiz” diyerek açıklamasını sonlandırdı.





Yorumlar