Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Metaverse ciddi bir küresel proje”
Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından bu yıl 9’uncusu düzenlenen Uluslararası İletişim Günleri Sempozyumu, ilk gün açılış konuşmaları ve oturumları ile başladı. “Dijital Çağda İletişim Çalışmaları” konu başlığı ile 18 Mayıs akşamına kadar devam edecek sempozyumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Endüstri 4.0’ı barındıran dijital bir çağda yaşadığımızı söyledi. Tüm bilim disiplinleri içerisinde dijitalleşmeyi en iyi yakalayanların iletişimciler olduğunu ifade eden Tarhan, “Dijitalleşmeyi yakalamak aslında geleceği yakalamaktır. Dijitalleşmeyi bugünü yönetmek için değil, gelecek için yakalamamız gerekiyor.” dedi. Tarhan, yapay zekanın yeryüzünün yeni Tanrısı olarak kabul edildiğine dikkat çekti ve Metaverse’nin sadece bir sosyal medya platformu değil, ciddi bir küresel proje olduğunu vurguladı.
“Dijital Çağda İletişim Çalışmaları” başlığı ile Üsküdar Üniversitesi tarafından düzenlenen 9. Uluslararası İletişim Günleri Sempozyumu, açılış töreni Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Sempozyum, Kurucu Rektör Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Zelka ve İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nazife Güngör’ün açılış konuşmaları ile başladı. 16-17-18 Mayıs 2022 tarihlerinde gerçekleştirilecek olan sempozyum, yüz yüze ve çevrimiçi gerçekleşecek.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Üniversiteler medeniyet birikiminin lokomotifidir”
Uluslararası İletişim Günleri Sempozyumu’na pandemi döneminde çevrimiçi devam edildiğini hatırlatan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Bu da bize online’ı fırsata çevirme gibi birçok farklı bakış açıları kazandırdı. Üniversitelerin fonksiyonu küresel eğilimleri belirlemek, toplumsal ve bireysel ihtiyaçları ortaya çıkarmak, ortaya çıkan ihtiyaçlara çözüm üretmek, üretilen çözümün çıktılarını sunmak ve karar vericilerin de bu çıktılardan faydalanmalarını sağlamaktır. Bilimin ilerlemesi, aslında insanlığın ilerlemesi demektir. Üniversiteler fikir üreten, proje fikrini ortaya çıkaran ve insanlığın ilerlemesine katkı sağlayan şu andaki medeniyet birikimimizin lokomotifi olan kurumlardır. Bu nedenle İletişim Fakültesi olarak sempozyumu ısrarla devam ettirdik.” dedi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Endüstri 4.0’ı barındıran dijital bir çağda yaşıyoruz”
Sempozyumda bu yıl zamanı yakalayan bir başlık ele alındığını belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “İçerisinde bulunduğumuz 21’inci yüzyılın Endüstri 4.0’ı da barındıran dijital bir çağ olduğunu biliyoruz. Endüstri 4.0 ile bazı değişiklikler meydana geldi. İnsanlıkta devrim yapan semboller vardır. İlki Hz. Adem’in elmasıdır. İkinci sembol Newton’un elması, üçüncü sembol de Apple’ın elması. Dijital çağın bir sembolü oldu. Bütün bilim disiplinleri içerisinde dijitalleşmeyi en iyi yakalayan iletişimciler oldu. En geç yakalayan da tıp dünyası oldu. Dijitalleşmeyi yakalamak aslında geleceği yakalamaktır. Gelecek için plan, proje üretmek, gelecek için bir şeyler yapabilmek çok önemli.” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Küresel güç odakları Metaverse ile dünyayı yönetmek istiyor”
Ulusal ve uluslararası yaklaşık 350 akademisyenin bildiri özeti gönderdiği, 60 oturumun planlandığı sempozyumda dijital çağın gelmesi ile toplum olarak uyum sağlamaya çalıştığımızı belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Bir özeleştiri olarak 10 yıl önce Türkiye’de dijitalleşme ile ilgili bir çalışma yapıldı. Herkese tablet dağıtıldı. Bazı eğitimciler buna karşı çıktı ama yaklaşık 2 milyon adet tablet dağıtıldı. Bu 2 milyon tabletin dağıtılması yerine 2 bin yazılımcı yetiştirilseydi Türkiye şu an kendi platformunu kurabilirdi. Bu çağı kaçırmaktır. Kısa vadeli politikalar yerine orta uzun vadeli politikalar üretmek zorundayız. Biz üniversite olarak bunu daima ifade edeceğiz. Dijitalleşmeyi; bugünü yönetmek için değil, gelecek için yakalamamız gerekiyor. Şu an bir Metaverse gerçeği var. Metaverse gerçeği dijitalleşmede çok önemli. Metaverse sadece bir sosyal medya platformunun projesi değil. Ciddi bir küresel proje olduğunu söyleyebiliriz. Dünyayı kontrol etmek için dijitalleşme çok önemli. İnsanın içinde bir hâkim olma duygusu var. Dünyadaki güç odakları bütün dünyaya hükmetmek istiyor. Bunu da tarih felsefecisi Harari fark etti. Dünyanın dijital diktatörlüğe doğru gittiğini ve özgür son nesil olduklarını söyledi.” dedi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Yapay zekâ yeryüzünün yeni Tanrısı kabul ediliyor”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, yapay zekanın bugünün gerçeği olduğunu vurguladı ve sözlerine şöyle devam etti:
“2018’de gerçekleşen Davos Zirvesi’nde yeni yer yüzü tanrısının yapay zekâ olduğu ifade edilmiş. Daha önce Napolyon ve Sezar’dan yeryüzü tanrısı olarak bahsediliyordu. Tam güçlülük duygusu taşıyan kişiler küresel olarak hâkim olmak ve her şeyi kontrol etmek istiyorlar. Bunun için insanlık demokrasi çözümünü üretmiş. Şu an demokrasiye daha çok ihtiyacımız var. Demokrasinin olduğu yerde muhalefet vardır. Muhalefetin olmadığı yerde demokrasiden bahsedilemez. Eleştirilebilirlik vardır. Bu nedenle 2011’de kurulurken Üsküdar Üniversitesi olarak bir motto yazdık. Bu motto eleştirilebilirlik, özgürlükçülük, çoğulculuk ve katılımcılık kelimelerinden oluşuyor. Dünyanın küreselleşmeye ve dijital diktatörlüğe gidişini önlemek için de çözüm olarak özgürlükçülüğe, çoğulculuğa, katılımcılığa ve eleştirilebilirliğe ihtiyacı var. İnsanı yanlıştan koruyan iyi niyeti, vatanseverliği veya dindarlığı değildir. İnsanı yanlıştan koruyan hesap verebilirliğidir. Hesap verebilir bir dijitalleşme oluşturmak gerekiyor. Şu an dark web ortamları var. Buna karşı açık ve şeffaf iletişimi teşvik etmek gerekiyor. Dijitalleşmenin otokrasiye değil demokrasiye hizmet etmesini sağlamak, dijitalleşmenin kapital odaklı değil, insan odaklı dijitalleşmeye doğru gitmesini sağlamak için iletişimcilere büyük görevler düşüyor. İletişim fakültesinde okuyanların kendilerine ısmarlanan tarzda değil toplumun ihtiyaçlarına göre çalışmalarını gerçekleştirmelerinde fayda var.”
Prof. Dr. Nazife Güngör: “Salgından en çok medya ve iletişim alanı etkilendi”
Her yıl Uluslararası İletişim Günleri Sempozyumu’nu düzenlerken ana başlıklarını iletişim ve medya sektörünün gündemindeki konular arasından belirlediklerini belirten Prof. Dr. Nazife Güngör, “Dünya 2 yıl boyunca büyük bir korona krizi yaşadı. Salgın krizi esnasında da insanlığın içinde bulunduğu dijital devrim, dijital teknolojik gelişmeler korona ile birlikte tam anlamıyla bir devrim niteliğine büründü. Hayatın hemen hemen tüm kesitlerini ekledi. Bu durumdan en çok nasibini alan da medya ve iletişim alanı oldu. Medya sektöründeki dijitalleşme, dijital teknolojilerin medya sektöründe çok yoğun kullanımı beraberinde ister istemez iletişim eğitiminin de bu minvalde düzenlenmesi, iletişim çalışmalarının bir yönelim içerisine girmesini gerektirdi.” dedi.
Prof. Dr. Nazife Güngör: “İletişim dünyasına katkıda bulunmaya çalışıyoruz”
Bu sempozyum vesilesi ile iletişim alanında şu ana kadarki gelişmeler ve bilimsel çalışmaların gözden geçirilmesini istediklerini ifade eden Prof. Dr. Nazife Güngör, “Medya sektöründe çalışmak üzere insanları yetiştiriyoruz. Bu vesile ile iletişim eğitiminde de belirlememiz gereken rotanın çok daha gerçekçi ve programlı şekilde düzenlenmesi için bu yılki konu başlığımızı ‘Dijital Çağda İletişim Çalışmaları’ olarak belirledik. 3 gün boyunca devam edecek olup 60 oturumdan oluşan sempozyumun kapanış oturumuna gazetecilerin, medya profesyonellerinin ve iletişim akademisyenlerinin yer alacağı bir yuvarlak masa tartışma paneli ekledik. Her yıl bu organizasyonu gerçekleştirerek iletişim dünyasına katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Ev sahipliğini Üsküdar Üniversitesi’nin yaptığı bu etkinlik aslında tüm iletişim dünyasına ait akademik tartışma platformu oldu.” diye konuştu.
Prof. Dr. Mehmet Zelka: “İletişimin önemi ciddi anlamda hissedildi”
İletişimin öneminin giderek arttığı bir zaman diliminde yaşadığımıza dikkat çeken Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Zelka, “Özellikle son 2 yılda yaşadığımız Covid süreci içerisinde iletişimin önemi daha fazla hissedilir ve anlaşılır hale gelirken aynı zamanda anlatılma ihtiyacı da artmış oldu. Bu sürecin yaşanması ile birlikte iktisadi, sosyal ve akademik hayatta iletişimin önemini ciddi anlamda hissettik. Bugün artık dijitalleşme kısa süre içerisinde halledilmesi gereken bir mesele haline geldi. En fazla uygulandığı ülkelerden biri olan Amerika’da kat edilen mesafenin ancak yüzde 45’ler seviyesinde olduğu uzmanlar tarafından ifade ediliyor. Bizim hızla aksiyon almamız, hareket etmemiz ve çağın gereklerine yanıt verecek şekilde tedbirler almamız gerekiyor.” dedi.
Prof. Dr. Mehmet Zelka: “Eğitimin aksamaması için teknik altyapıya 500 bin dolarlık yatırım yaptık”
Prof. Dr. Mehmet Zelka, Üsküdar Üniversitesi olarak güçlü bir altyapıya sahip olmalarına rağmen eğitim ve öğretimin aksamaması adına Covid-19 sürecinin başladığı zamanlarda teknik altyapıyı güçlendirmek amacıyla 500 bin dolarlık yatırım yaptıklarını söyledi ve sözlerini şöyle tamamladı:
“Eğitim sürecimizi bir aksaklık olmaksızın yüzde 97 oranında çevrimiçi olarak yürütme imkânı bulduk. Yapılan bir araştırmada sürecin başladığı ilk 2 hafta içerisinde ülkemizdeki 200’ü aşkın üniversite içerisinde bazı değerlendirmelere göre ilk yüzde 3’e girmiş olmamız bizleri memnun etti. Uluslararası İletişim Günleri Sempozyumu’nun giderek daha gelişmiş bir şekilde ilerliyor olması da bizleri memnun eden bir diğer önemli husustur. 60 oturum ve yaklaşık 350 bildiri olacak. Geçmişteki ve bugün elde edeceğimiz tecrübelerimiz ile gelecekteki sempozyumların daha verimli gerçekleşeceğine inanıyoruz.”
Sektörün ve akademinin önemli isimleri yuvarlak masa panelinde buluşacak..
Sektörden ve akademiden önemli isimlerin yer alacağı, moderatörlüğünü ise Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süleyman İrvan’ın yapacağı 9. Uluslararası İletişim Günleri Sempozyumu’nun son oturumu, çevrimiçi/zoom yuvarlak masa paneli olarak gerçekleştirilecek.
Sempozyum İletişim Fakültesi Dekanı ve Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nazife Güngör’ün çevrimiçi/zoom üzerinden yapacağı kapanış konuşmasıyla sona erecek.
Bu kapanacak 20 saniye