Dünya genelinde erkeklerin yaklaşık %25’i dini, kültürel, tıbbi veya ailesel sebeplerle sünnet edilmektedir. Sünnet işlemi, genellikle tercihen doğumdan hemen sonra veya ilk iki yaş içinde, çocuğun henüz anlayış seviyesine gelmediği dönemlerde yapılması veya iletişim kurulabilen 6-7 yaşlarında gerçekleştirilmesi önerilmektedir. Çünkü ara yaşlarda çocuğa sünnetin gerekliliğini anlatmak, ondan anlayış beklemek ve cerrahi işleme izin vermesini sağlamak oldukça zor olabilir. Memorial Sağlık Grubu Medstar Topçular Hastanesi Üroloji Bölümü’nden Op. Dr. Burak Saygılı, sünnet hakkında bilinmesi gerekenleri açıkladı.
Sünnet; penisi örten prepisyum adı verilen sünnet derisinin belirli şekil ve uzunlukta cerrahi yolla kesilerek alınması ve penis uç kısmının açığa çıkarılması işlemidir. Çok uzun zamandır uygulanan bir gelenek olmasının yanında dünya üzerinde en çok uygulanan cerrahi işlemdir. Sünnetin pek çok faydası bulunmaktadır. Sünnet derisinin ağzı dar ise, buna bağlı idrar yapma güçlüğü ve arkasından enfeksiyon, daha ileri dönemlerde ise tıkanıklığa bağlı yukarı idrar yollarında önemli sorunlar ortaya çıkabilir. Sünnet yapılarak bu darlık giderilebilir.
Bu işlemin, hastane koşullarında ve hatta ameliyathanede yapılması gerekmektedir. Halen pek çok sağlık kurumunda lokal ve genel anestezi ile sünnet yapılmaktadır. Ancak son yıllarda kullanılacak anestezi şeklinin de genel anestezi olması gerektiği konusunda artık bir fikir birliği oluşmuştur.
Toplu sünnetlerde her çocuğa gerekli duygusal ve teknik özenin gösterilmesi, her çocuk için ayrı steril alet temini zordur. Kargaşa ortamında hatalı sünnet, enfeksiyon ve diğer komplikasyonların oluşma ihtimali daha fazladır. İdeal olanı; sünnetin çocuk cerrahları ya da çocuk ürologları tarafından yapılmasıdır. Ancak pratik uygulamadaki zorluklar ve bazı toplumsal gerçekler dikkate alınarak, sünnet konusunda eğitimli ve deneyimli hekimler tarafından bu işlem yapılabilir.