Bakanlıktan yapılan açıklamada, Kasım indirimleri gibi satış kampanyalarının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de çok tercih edilen bir pazarlama yöntemi olduğu belirtildi. Ancak bu kampanyaların beraberinde bazı tüketici mağduriyetlerine de neden olabileceğine dikkat çekildi.
Açıklamada, tüketicilerin alışveriş öncesi ihtiyaçlarını doğru belirlemesi gerektiği, satıcı/sağlayıcı hakkında ön inceleme yapması, satın alınacak mal veya hizmetin emsallerine göre fiyatının araştırılması, indirim tutarına veya oranlarına dikkat edilmesi, internet sitesi adresinin satıcı veya sağlayıcıya ait olup olmadığının kontrol edilmesi, sosyal medya kanalları aracılığıyla yönlendirilen sayfalara karşı dikkatli olunması, internet sitesinde SSL sertifikası, 3D security gibi güvenlik unsurlarının olup olmadığının kontrol edilmesi, ödeme yapmadan önce tüketiciye iletilmesi gereken ön bilgileri ayrıntılı okunması gerektiği vurgulandı.
Kampanya düzenleyen satıcı ve sağlayıcılara da çağrıda bulunularak indirimli satışların başlangıç ve bitiş tarihleri ile satışa sınırlı sunulan mal veya hizmetin miktarının açık ve anlaşılır şekilde belirtilmesi gerektiği belirtildi. İndirimde anlam karışıklığına yol açarak tüketicileri yanıltabilecek, daha fazla indirim uygulanıyormuş izlenimi oluşturacak ifade ve görüntülere yer verilmemesi gerektiği vurgulandı.
Aldatıcı ve yanıltıcı indirimli satış kampanyalarına ilişkin Bakanlığın bünyesinde bulunan Reklam Kuruluna, indirimli satış kampanyalarında hak kaybına uğrayan tüketicilerin ise parasal sınırları da dikkate alarak tüketici hakem heyetleri ya da tüketici mahkemelerine başvurabileceği kaydedildi.