Teknoloji devleri, YZ’nin insan yaşamını dijital çağda yeniden şekillendireceğini ve yaşam standartlarını yükselteceğini iddia ediyor. Ancak YZ’nin çevresel maliyetleri göz ardı edilemiyor; özellikle su kaynakları üzerindeki etkisi giderek ciddi bir sorun haline geliyor.

Modern veri merkezleri ve büyük ölçekli bilgisayar sistemleri, enerji tüketiminin yanı sıra yoğun miktarda suya ihtiyaç duyuyor. Sunucuları soğutmak için kullanılan su, büyük teknoloji şirketlerinin su kullanımını dramatik şekilde artırıyor. Microsoft’un raporuna göre, şirketin su kullanımı 2022’de bir önceki yıla göre üçte bir artarak 1,7 milyar galona ulaştı. Google ise ofis ve veri merkezlerinde 5,6 milyar galon su kullandığını açıkladı.

Araştırmalar, veri merkezlerindeki yüksek su tüketiminin iklim değişikliği ve kuraklık gibi sorunlarla birleştiğinde enerji üretimini ve operasyonları etkileyebileceğini gösteriyor. Ayrıca şirketler, enerji ve karbon emisyonlarını açıklasa da su kullanımını şeffaf şekilde paylaşmıyor; bu da sürdürülebilir çözümlerin geliştirilmesini zorlaştırıyor.

Uzmanlar, su kullanımının izlenmesinin ve büyük veri merkezlerinin operasyonlarının yerel su koşullarına göre planlanmasının önemine dikkat çekiyor. Tatlı suyun sınırlı bir kaynak olduğunu hatırlatan yetkililer, büyük tüketim yapan endüstrilerin her damlayı ciddiye alması gerektiğini vurguluyor.

Sonuç olarak, yapay zekanın ekonomik ve toplumsal faydaları büyük olsa da, sürdürülebilir bir gelecek için çevresel etkilerinin de göz önünde bulundurulması gerekiyor.