1-31 Ekim tarihlerinin ‘Meme Kanseri Farkındalık Ayı’ olması nedeniyle açıklama yapan Özel Medicabil Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Coşkun Özer, her sekiz kadından birinin hayatı boyunca meme kanserine yakalandığını belirtirken, “Ülkemizde yılda yaklaşık 30 bin kadınımız bu hastalığa yakalanmaktadır. 40 yaş altı meme kanseri sıklığında ise Avrupa’da birinci sıradayız” dedi.
Günümüzde meme kanserinin görülme sıklığının giderek artmasına karşın, güncel ve yenilikçi tedavi seçenekleri sayesinde hastalıktan kurtulma oranının yüzde 98’e ulaştığını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Coşkun Özer, erken evrede tanı konulmuş meme kanserinin artık tamamen tedavi edilebildiğini söyledi.
Açıklamasında, “Meme kanserinin nedeni tam olarak bilinmese de; genetik, beslenme, sosyo-ekonomik durum, regl durumu, doğumlar, emzirme, doğum kontrol hapları ve hormonlar bilinen etkenler arasındadır” diyen Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Coşkun Özer sözlerini şöyle sürdürdü:
“Meme kanseri, meme dokusundaki hücrelerin istemsiz ve kontrolsüz bir şekilde çoğalması nedeniyle oluşan tümöral bir hastalıktır. İlk olarak lenf yoluyla koltuk altı lenf bezlerine, tedavide geç kalınırsa başka organlara da dağılmaktadır.”
MEME KANSERİ BELİRTİLERİ
Meme kanserinin en sık görülen belirtisinin ele gelen kitle olduğunu söyleyen Özel Medicabil Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Coşkun Özer, diğer belirtileri açıklarken, “Asimetrik duruş, portakal kabuğu görüntüsü ve kızarıklık, kanlı meme başı akıntısı, gamzeleşme ile çekinti, boyut farkı ile meme başında çökme de meme kanserinin belirtileri arasındadır” dedi.
KİMLER RİSK ALTINDA?
Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Coşkun Özer, erken adet görenlerin, geç menopoza girenlerin, ilk doğumunu 30 yaşından sonra yapanların, emzirmemiş olanların, hormon replasman tedavisi alanların ve sigara, alkol kullananların, obez olanlar ile yağlı yiyecekler tüketenlerin meme kanseri riski taşıdığını söyledi.
MEME KANSERİ TEDAVİSİ
Özel Medicabil Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Coşkun Özer meme kanseri taraması ve tedavisi ile ilgili de şunları söyledi:
“Meme kanseri tedavisinde hastalığın durumuna göre farklı yöntemler kullanılmaktadır. Akıllı ilaçlar, kemoterapi, radyoterapi, immünoterapi ve her geçen gün gelişen cerrahi teknikler sayesinde tedavide yüz güldürücü sonuçlar elde edilmektedir. Kanserli doku nedeniyle tüm memenin alınması pek çok kadın için istenmeyen bir durumdur. Meme kaybı psikolojik olarak genel beden algısını zedelediğinden meme koruyucu cerrahi tercih edilmektedir. Her kadın 20 yaşından itibaren adet bitiminden sonraki 5. gün 10 dakika her iki memesini koltuk altından başlayarak meme ucuna kadar kontrol etmelidir. 40 yaşından itibaren ise, kadınlara klinik meme muayenesi (Mamografi, USG) önerilmektedir” dedi.