Erkan Can, 13. Bursa Uluslararası Fotoğraf Festivali’nde çocukluk anılarını paylaştı. Can, karlı Bursa günlerinden bahsederken, festivalde bulunan fotoğraf severleri de o günlere götürdü.
Can, “O zamanlar kar yağdığı zaman, 3 ay kar kalkmazdı” dedi. “Maksem bayırından bir vurursun kızağa, garaja kadar inersin. Trafik yok, otobüs, araba yok. Sağ tarafına Ulu Cami’yi aldığın zaman, her taraf zaten buz. Ama ancak bir tur yaparsın. Çünkü geri yürümek çok zor.”
Can, çocukluğunda neredeyse bütün gününün Kaplıkaya deresinde geçtiğini de anlattı. “Amcam güzel turşu suyu yapardı. Bayır köylüyüz biz. Ünlü Gedelek turşusunun bütün malzemelerini Bayır köyden alırlar. Çocukluğumda Maksem bayırının bittiği yerde turşu satardım, Ali Sürmeli de simit satardı. Çok turşu suyu sattım. Güzeldi. Ali’nin kardeşleri de çakmaklara gaz satardı. Altıparmak’ta akademi kıraathanesine gelirdik. Otobüs kaçtığı zaman itfaiyeden meskene çok yaya yürüdüm.”
Can, eski Bursa’nın sıcak ve samimi bir şehir olduğunu söyledi. “Eskiden Mesken bloklarında herkes birbirini tanırdı. Köşede oturulur, trompetler, udlar çalınır. Sadece Mesken’de değil, Tayakadın Mahallesi’nde akordeonlar çalınır. Muhteşemdi, acayip bir hayattı. Özlüyoruz tabi bu hayatı, çocukluk yıllarımızı.”
Can, çocukluğundaki tiyatro günlerini de anlattı. “Bursa Devlet Tiyatrosu’nun açtığı tiyatro kursu vardı. Sınava girdim, kazandım. Ona da vesile mahalledeki abilerim oldu. Beni fark etmişler, ‘git dilekçe ver iki resim çektir’ dediler. Sınavı kazandım, tiyatro böyle başladı, 16 yaşındaydım.”
Can, tiyatroya olan ilgisinin okulunu bırakmasına neden olduğunu da söyledi. “Bu yüzden belki okullardan kaçtım, tiyatroya gittim. Okuyamadık, sanat okulu 2 terk. Tiyatroya devam ederken Mavi Köşe’de eski İskit kot vardı. Sonra His Konfeksiyon oldu, arkadaşım aldı orayı. Orada Zafer Algöz’le birlikte Bursa’da ilk kaçak kotu biz satmışızdır. Çünkü o zamanlar tekstilde böyle bir şey yok. Dokuyoruz o kot kumaşını çok güzel. Ama yıkayınca çekiyor. Çekirdekçi İsmail gibi oluyorsun. Zafer, sabah gelirdi babası Cevdet amcanın arabasıyla alırdı. Biz Zafer’le Bursa’nın altını üstüne getirirdik.”
Can, söyleşinin sonunda fotoğraf festivalini de değerlendirdi. “Bursa’nın her zaman sanata yakın olduğunu belirterek, 13 yıldır yapılan fotoğraf festivalinin daha farklı uygulamalarda devam edeceğine inandığını da sözlerine ekledi.”