İYİ Parti Bursa İl Teşkilatı, 5. Kuruluş Yılı’nı Heykel Atatürk Anıtı’nda gerçekleştirdiği törenle kutladı. Yoğun katılımın olduğu kutlamada konuşan İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, “5 yıl önce bugün ülkemizde bir şey değişti, her şey değişti” dedi.
Bartın’dan maden faciası nedeniyle ertelenen İYİ Parti’nin 5. Yıl kutlamaları, mütevazi törenlerle yapıldı.
Türkiye genelinde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen programlardan biri de Bursa‘daydı.
Heykel Atatürk Anıtı’nda yapılan törende konuşan Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, İYİ Partinin kurulmasıyla ülkede çok şeyin değiştiğine ve tam anlamıyla Türk siyasetinde bir kırılma noktasının oluştuğuna vurgu yaptı.
Parti’nin kuruluş kıvılcımının Bursa’dan ateşlendiğine değinen Türkoğlu Genel Başkan Meral Akşener’in liderliğinde tarih yazıldığına işaret etti.
Türkoğlu’nun açıklaması aynen şöyle:
Kıymetli dava arkadaşlarım;
Değerli iyi yürekli dostlarım;
İnsan hayatında olduğu gibi toplumların ve ülkelerin tarihinde de “kırılma noktaları” vardır.
İşte tam da o noktalarda, yaşamsal önem taşıyan, her biri birer abide gibi, birer anıt gibi olan kilometre taşları dikilir.
Onlar birer cesaret nişanesi olarak tarihteki yerlerini alır,
Ve onlar her karanlığın bir aydınlığı olduğunu gösteren özgürlük taşlarıdır.
Çok kıymetli genel başkanımız, korkusuz liderimiz meral akşener’in deyişiyle söyleyeyim;
“5 yıl önce bugün ülkemizde bir şey değişti, her şey değişti…”
kararlı duruşuyla, herkesi kendine hayran eden cesaretiyle o kilometre taşlarını tam 5 yıl önce diken, ülkemizin makus talihini değiştirecek adımları, sarsılmaz bir inançla atan ve iyi parti’nin başarısını adeta ilmek ilmek ören sayın genel başkanımıza buradan, iyi’lerin şehri bursa’dan sevgiler saygılar gönderiyoruz.
Bir düşünün kıymetli dostlar;
Eğer 5 yıl önce iyi parti kurulmasaydı bu memlekette ne olurdu?
Neler olmazdı ki?
Bir kere tek adamın iki dudağı arasına sıkıştırılan bu ucube sistem iyice yerleşik bir hal alır, demokrasinin yeniden tesisi hayal bile edilmezdi.
Muhalefet partilerinin güçlerini birleştirerek kocaman bir umut yeşertmeleri mümkün olmaz, giderek karanlığa gömülen ülke siyaseti iki kutuplu kısır bir yapıya mahkum olurdu.
Korku imparatorluğu ülkeyi baştan başa sarar, saray rejimi bir gestapo krallığına dönüşürdü.
Ülkeyi yönetenler kendilerini hesap vermez konumda görüp sandık korkusu yaşamaz, bu ülkenin başına ilan nihai biçimde musallat olurlardı.
Milletimizin geleceğe dönük umudu kalmaz, kaderine razı bir toplum profiline mahkum olurduk.
Bu ülkenin varının yoğunun talan edilmesine yol açan, bin yıl önceki moğol istilasından sonra adera en büyük yağmaya dönen hırsızlığın, haramiliğin normal bir şey olduğu algısı yerleşir, soygun kaderimiz olurdu.
İşte iyi parti bütün bu tabuları yıktı, yenilmez olanların kaf dağına yükselen burunlarını sürttü, bugünlerde de onlara, koltuk korkusunu, iktidardan düşme kaygısını, kısacası bindikleri saltanat kayığıyla birlikte alabora olma endişesini yaşatıyor.