İkinci el araç fiyatlarına yönelik yapılan düzenlemeler ve banka kredi faizlerindeki artış, araç alım-satım işlemlerinde azalmaya ve araç bedellerinde gerilemeye sebep oldu. Bu durum, kasko ve sigorta primlerindeki düşüşü doğrudan etkileyerek, araç sahiplerine maliyet avantajları sunarken, aynı zamanda sigorta şirketlerini politika fiyatlarını revize etmeye sevk etti.
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) verilerine göre, eylül ayı itibarıyla otomobil kullanım tarzına bağlı ortalama kasko poliçe primleri yıl içinde zirve yaptı. Ancak kasım ayının sonuna gelindiğinde, araç fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle poliçe primlerinde yüzde 7’lik bir azalma gözlemlendi.
Araç fiyatlarındaki düşüş, sigorta şirketlerinin tazminat maliyetlerini azaltmalarına ve dolayısıyla primlerde indirim yapmalarına olanak sağladı.
Döviz kurlarındaki istikrarlı seyir de kasko ve sigorta ücretlerindeki düşüşün temel nedenlerinden biri. Döviz kurlarının uzun süre sabit kalması, sigorta şirketlerinin maliyetlerini etkileyen döviz dalgalanmalarının olmamasına ve bu nedenle primlerin daha istikrarlı bir şekilde belirlenmesine olanak tanıdı.
Ayrıca ikinci el araç bedellerinin orijinal araç fiyatlarını aşamaması, ikinci el satışlarındaki kilometre sınırlamaları ve araç kredilerindeki daralma gibi faktörler de primlerdeki düşüşü destekleyen unsurlar arasında yer aldı.
Otomobil fiyatlarındaki gerileme, sigorta şirketlerinin tazminat ödemelerini sürdürülebilir bir seviyede tutmalarına ve dolayısıyla primleri düşürmelerine katkı sağladı. Düşen sigorta primleri, araç sahiplerine maliyet tasarrufu sağlarken, aynı zamanda sigorta sektöründe güven oluşturarak daha cazip poliçe seçenekleri sunulmasına olanak tanıyor.
Ancak, bu eğilimlerin sürdürülebilir olup olmadığını değerlendirmek için sektördeki diğer faktörlerin, özellikle trafik kazalarının sıklığı ve şiddeti gibi risk unsurlarının da dikkate alınması önemli.
TSB verilerine göre, kasko sigortalılık oranı en yüksek olan il İstanbul iken, onu Ankara ve Kocaeli izliyor.