Söyleşiye ailesinin köklerinden söz ederek başlayan Celâl, Kafkasya’dan göç eden Çerkez bir aileden geldiğini ve ailesinin ilk olarak Bursa’nın Zeyniler köyüne yerleştiğini anlattı. Daha sonra Yozgat’a göç eden ailesinin Bursa’ya duyduğu özlemle “Zeynioğlu” soyadını aldığını da paylaştı.

“Şiir araç değil, amaçtır”

12 Eylül öncesinde şiirin çoğu zaman sloganlara indirgendğini hatırlatan Celâl, bu yaklaşımın şiiri bir propaganda aracına dönüştürdüğünü söyledi. Kendi sanat anlayışlarının ise bunun tam karşısında olduğunu vurgulayan yazar, “Şiirin politik ya da toplumsal yönü olabilir. Ancak öncelikle şiir, şiir olmalı. Slogan tekrarlanabilir, ama sanat eseri biriciktir” dedi.

Nâzım Hikmet’ten Necip Fazıl’a kadar en politik şairlerin bile önce şiiri yazdıklarını, sloganın ondan sonra geldiğini ifade eden Celâl, “Sanat eseri üretmek için şiiri araç değil, amaç olarak görmek gerekir” diye konuştu.

“Geçmişi bilmeden yenilik yapılamaz”

Genç şairlere tavsiyelerde de bulunan Metin Celâl, “Kendinden önce yazılanları bilmek zorundasınız. Onları reddetmek için bile bilmek gerekir ki aynı şeyi tekrar etmeyin” dedi. Türk şiirinin Yahya Kemal’den Can Yücel’e kadar uzanan zengin bir edebiyat zinciri oluşturduğunu belirterek, bu birikimi bilmeden günümüz şiirini anlamanın mümkün olmadığını vurguladı.

Söyleşinin sonunda okuyucuların sorularını yanıtlayan Celâl, kitaplarını da imzaladı. Nilüfer Belediye Meclis Üyesi Furkan Yavuz, yazar Metin Celâl’e günün anısına hediye takdim etti.