Nazmi Bayrı, 2025 BUYAZ Öykü Ödülü’nün sahibi oldu

Nilüfer Belediyesi ve Bursa Yazın ve Sanat Derneği (BUYAZ) iş birliğiyle düzenlenen Dünya Öykü Günü etkinliği, edebiyat tutkunlarını bir araya getirdi. Etkinlikte, öykü dünyasına önemli katkılar sağlayan Nazmi Bayrı, 2025 BUYAZ Öykü Onur Ödülü’ne layık görüldü.

Nâzım Hikmet Kültürevi Balaban Salonu’nda gerçekleşen etkinliğin açılışında konuşan BUYAZ Başkanı Bülent Elitok, ödülün bu yıl 21. kez verildiğini ve Nazmi Bayrı’nın ödüle değer bulunduğunu açıkladı. Elitok, Bayrı’yı tebrik ederek, öykü sanatına olan katkılarını vurguladı.

Öykü, Anlamanın ve Yaratıcılığın Dili

Dünya Öykü Günü Bildirisi’ni okuyan yazar Şaban Akbaba, öykünün insanlar arasındaki anlayışı güçlendiren ve yaratıcılığın sonsuzluğunu gösteren bir anlatı olduğunu belirtti. Akbaba, öykü yazmanın ve okumanın hayatın değerini ve insanların birbirleri için önemini artırdığını ifade etti.

Etkinlikte, Pelin Yılmaz’ın moderatörlüğünde Nazmi Bayrı ile bir söyleşi gerçekleştirildi. Bayrı, hayat hikayesini ve öyküye bakışını anlatarak, öykü anlayışını katılımcılarla paylaştı. Köyde doğduğunu ve ailesinin ekonomik nedenlerle şehre göç ettiğini anlatan Bayrı, kenar mahallede büyüdüğünü ve okuma tutkusunun 68 kuşağı ağabeylerinden aldığı kitaplarla başladığını söyledi. Öğretmenlik de yapan Bayrı, bugüne kadar 9 kitap yazdığını ve yeni çalışmalarının olduğunu belirtti.

Nazmi Bayrı’nın Öykü Yolculuğu

Öykülerinde yalın bir anlatımı tercih ettiğini vurgulayan Bayrı, “Yazar ustalaştıkça yalınlaşmayı bilir. Acemi yazarın en büyük sorunu uzun, süslü cümlelere gitmesidir. Edebiyat bir saniyesinde okurun beynine kazınmalıdır. Biz yalınlığı basitlik olarak görmeye başladık. O basitliğe ulaşmak zirvedir. Yalınlık bana göre basitlik değildir. Yalınlığı benimsiyorum” dedi.

Öykülerin farklı uzunluklarda olabileceğini ifade eden Bayrı, iki satırlık veya dört satırlık öykülerin yanı sıra 50 sayfalık öykülerin de olabileceğine dikkat çekti. Öykülerin yazarın birikiminin yansıması olduğunu ve okudukça bu yansımanın değiştiğini anlatan Bayrı, öykünün insanın insanla, insanın doğa ile serüveni olabileceğini ve insana dokunup bir mesaj verebilmesi gerektiğini vurguladı.