TBB’nin 9-10 Ekim tarihlerinde Ankara’daki hizmet binasında düzenlediği etkinlikte, “Tarımsal Kalkınmada Kooperatifler ve Yerel Yönetimler” paneline konuşmacı olarak katılan Özdemir, Nilüfer Belediyesi’nin yıllardır başarıyla sürdürdüğü kooperatifçilik anlayışını örnek bir model olarak paylaştı.

Tarladan Sofraya Adil Üretim Zinciri

Kooperatifçiliği “geleceğin kalkınma modeli” olarak tanımlayan Özdemir, Nilüfer Tarımsal Kalkınma Kooperatifi (NİLKOOP) üzerinden yürütülen projelerin üreticiyi güçlendirdiğini söyledi. “Ahududu, lavanta gibi katma değerli ürünlerle çiftçimize örnek oluyoruz. Nilüfer Tarımsal Analiz Laboratuvarı’nda ücretsiz toprak analizleri yaparak üretime bilimsel destek sağlıyoruz” diyen Özdemir, tarımsal üretimi bütüncül bir sistemle ele aldıklarını belirtti.

Hasanağa Gıda Merkezi’nin, 12. Sürdürülebilir İş Ödülleri’nde “Tedarik Zinciri Yönetimi” kategorisinde aldığı başarıya dikkat çeken Özdemir, “Burada NİLKOOP ve kadın kooperatiflerinin ürünlerini gıda mühendislerimiz eşliğinde hijyenik biçimde işliyoruz. Bu ürünleri Kantin Nilüfer ve Nilüfer Bostan markalarımızla doğrudan vatandaşa ulaştırarak tarladan sofraya adil bir üretim zinciri kurduk” dedi.

Nilüfer’in ayrıca Bursa’da ilk olan Tıbbi ve Aromatik Bitki İşleme Tesisi’yle, lavanta, kekik, adaçayı, defne gibi bitkilerden uçucu yağ ve hidrosol üretimi yaptığını aktaran Özdemir, yakın zamanda soğuk hava deposu, zeytinyağı sıkım tesisi ve dondurarak kurutma tesisini hayata geçireceklerini açıkladı.

Üreticiye Alım Garantisi, Kadınlara Girişimcilik Fırsatı

Nilüfer Belediyesi’nin kırsal kalkınma modelinde üreticinin güvence altında olduğunu vurgulayan Özdemir, “Kooperatifleşen çiftçilerimize ürün alım garantisi veriyoruz. Dört mahalleyi kapsayan Konaklı Tarımsal Kalkınma Kooperatifi bu kapsamda kuruldu” dedi.

Kadınların üretim ve girişimcilik potansiyelini artırmayı hedeflediklerini belirten Özdemir, Nilüfer Kadın Kooperatifi ile tekstil, el sanatları, turizm ve hizmet sektörlerinde kadınların sürdürülebilir gelir elde etmesini amaçladıklarını söyledi.

Yeni Kooperatifler Yolda

Nilüfer’in kooperatifçilik modelinin merkezinde, Planlama ve Kalkınma Ajansı (PlaKA) koordinasyonunda faaliyet gösteren Sosyal Dayanışma Ekonomisi ve Kooperatifçilik Destekleme Merkezi bulunuyor. “Bu merkez bir kuluçka işlevi görüyor. Mevcut 11 kooperatife destek verirken 15 yeni girişimin önünü açıyoruz. Bunlardan 7’si Türkiye’de kendi alanında ilk olacak. Şu ana kadar hazırladığımız hibe projelerinin toplam bütçesi 1,2 milyon euroya ulaştı” ifadelerini kullandı.

Dayanıklı Bir Model İnşa Ediyoruz

Kooperatiflerin karşılaştığı finansman ve ortaklık kültürü sorunlarını aşmak için kapsamlı bir sistem kurduklarını belirten Başkan Özdemir, “Eğitim, mentorluk ve fon desteğiyle küçük girişimlerin büyümesini sağlıyoruz. Dayanıklı bir belediye modeli inşa ediyoruz” dedi.

Nilüfer’in kalkınma stratejisinin Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ile uyumlu olduğunu belirten Özdemir, “Bilgiyi, finansmanı ve pazarı aynı masada buluşturuyoruz. Nihai hedefimiz Nilüfer’de geliştirdiğimiz bu modeli, Türkiye’nin dört bir yanında uygulanabilir hale getirmek” ifadelerini kullandı.