Yöneticilerin yüzde 65’ine göre sağlık ve mutluluk stratejik öneme sahip
Great Place to Work Enstitüsü tarafından 13 ülkede gerçekleştiren “Stres Yönetim Teknikleri” araştırması, mutluluk ve esenliğin büyüme, rekabetçilik ve sürdürülebilir büyüme için önde gelen faktörler olduğunu ortaya çıkardı. Araştırmada, mutluluk ve esenliği en fazla ön planda tutan ülkelerin yüzde 84 ile Fransa, yüzde 82 ile İsveç ve yüzde 72 ile Hollanda olduğu belirlendi.
09.09.2020
Great Place to WorkEnstitüsü’nün güven, mutluluk ve esenlik kültürünün inşasını inceleyen “Stres Yönetimi Teknikleri” araştırmasında, Avrupa’da 900’den fazla işletmenin yöneticilerinin stres sorunları ve çözümleri hakkındaki görüşlerini paylaşmaları istendi. Görüşlerin yüzde 47’si, stresin organizasyonda önemli bir sorun olarak değerlendirildiği yönünde. En yüksek stres seviyesi sıralamasında yüzde 72 ile İsviçre ilk sırada. İsviçre’yi yüzde 68 ile Avusturya, yüzde 58 ile Yunanistan ve Almanya takip ediyor.
Mutlulukta zirve Fransa’nın
Stres Yönetimi Teknikleri araştırmasında, mutluluk ve esenliği en fazla ön planda tutan ilk üç ülke şöyle sıralanıyor: Yüzde 84 ile Fransa, yüzde 82 ile İsveç ve yüzde 72 ile Hollanda. Yapılan araştırmada mutluluk ve esenliğin büyüme, rekabetçilik ve sürdürülebilir kalkınma için önde gelen faktörler olduğu belirlendi. Yöneticilerin yüzde 65’i sağlık ve esenliğin stratejik bir öncelik olarak ortaya çıktığını belirtiyor.
İş-yaşam dengesi ve iletişim stresi yeniyor
Great Place to Work Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen araştırma, strese karşı nelere dikkat edilmesi gerektiğini de ortaya koyuyor. İşletmedeki tüm çalışma seviyelerinde, iş yerinde stresli durumları önlemek için dikkat edilmesi gereken konuların başında detayların öneminin küçümsenmemesi, öğünlerin asla atlanmaması ve uygun molalar verilmesi geliyor. Belli aralıklarla masadan kalkarak egzersiz yapmak, yeterli uyku, kişisel zamanı iş ile dengeleyen günlük ve haftalık bir rutin tasarlamak da hem beden hem mental sağlığı koruyarak stres seviyesinin yükselmesini engelliyor. Bunların yanı sıra, mümkün olduğunca iş arkadaşlarıyla yüz yüze veya video yoluyla iletişim kurmak ve son olarak iş yerindeki sorunları ilgili kişilerle paylaşmaktan çekinmemek yine stresle başa çıkarken dikkat edilmesi gereken önemli konu başlıkları olarak sıralanıyor.
Stres yoksa verim ve aidiyet artıyor
Stres konusunda yapılan araştırma ile ilgili bilgi veren Great Pleace to Work Türkiye Genel Müdürü Eyüp Toprak, şirketlerde yönetim kademesine bu konuda önemli görevler düştüğünü belirterek, bu görevleri şu şekilde tarif ediyor: “Gerçekleştirdiğimiz araştırma, çalışanları destekleyen bir lider olmanın önemini ve çalışanları kişisel düzeyde tanıyıp onlarla samimi ilişkiler geliştirebilmenin önemini tekrar gözler önüne serdi. Çalışanlarla açık iletişim kurmak, sağlıklı bir iş-yaşam dengesinin rol modeli olmak, yöneticilerden beklenenler arasında yer alıyor. Araştırmamızda ortaya konan bir diğer gerçek ise rollerin, sorumlulukların, beklentilerin ve önceliklerin açıkça tanımlanmış olduğu iş yerlerinde çalışan verimliliğinin ve aidiyetin artması. Çalışanlar güven kültürünün inşa edildiği iş yerlerini tercih ediyorlar ve iş performansları stressiz ortamlarda artıyor.”
Great Place to Work Hakkında:
Great Place To Work Enstitüsü, kurum kültürü konusunda uzmanlaşmış, 5 kıtada ve 60’tan fazla ülkedeki ofisiyle sektör ayrımı olmadan tüm ölçeklerdeki şirketlere mükemmel iş yerlerini inşa etmeleri, geliştirmeleri konusunda destek veren bir araştırma ve danışmanlık kurumudur. Great Place to Work, 30 yılı aşkın süredir dünya çapındaki en iyi işverenleri belirlemekte ve sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmaktadır. En İyi İşverenler listeleri, işveren markasının duyurulması ve güçlendirilmesi için şirketler tarafından tercih edilen ve kabul görmüş bir araştırmadır. Enstitü’nün her yıl 7 bine yakın işletme ve 16 milyondan fazla çalışanı dahil ettiği analizleri, kurum kültürü alanında dünyada gerçekleştirilen en geniş çaplı araştırma olma özelliğini taşımaktadır.