DOLAR
35,1981
EURO
36,7471
ALTIN
2.968,65
BIST
9.724,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Az Bulutlu
15°C
Bursa
15°C
Az Bulutlu
Pazartesi Yağmurlu
11°C
Salı Çok Bulutlu
11°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
10°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
11°C

Süt krizi derinleşti: Üretici zarar ediyor, tüketici alamıyor

Girdi maliyetlerinin artması çiğ süt üreticilerinin sektörden çekilmesine sebep oluyor. Günden güne artan maliyetleri karşılamakta zorlanan çitçiler ineklerini kesime göndermek zorunda kalıyor.

Hükümet gıda enflasyonunu baskılamak için çiğ süt üreticilerini maliyetinin altında satmaya zorluyor, son aylarda zarar etmeye başlayan üreticiler maliyetlerin bir kısmını süt hayvanlarını keserek karşılamaya çalışıyor.

Üreticide 7 markette 30 lira! Hayvanlar kesime gidiyor

İşletmenin kapasitesine, yem ve ulaşım avantajlarına göre litresini 8-9 liraya mal eden üreteci Ulusal Süt Konseyi’nin (USK) belirlediği 7 lira 50 kuruşa satmaya zorlanıyor. Yönetmeliğe göre tavsiye niteliğinde fiyat belirleyen USK, son yıllarda yapı ve yönetiminde yapılan değişiklikler sonucu referans fiyat belirliyor ve bu üreticiler bu fiyata mecbur bırakılıyor.

Euronews Türkçe’ye konuşan Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Yönetim Kurulu Başkanı Sencer Solakoğlu USK’nın üreticiyi koruyamadığını ve işlevini yitirdiğini söyledi.

Son bir yılda üreticilerin girdi maliyetlerinde astronomik artışa rağmen USK’nın gıda enflasyonunu olumsuz etkilememesi için çiğ süt fiyatını girdi maliyetlerinin altında fiyatlandırdığını anlatan Solakoğlu, “Çiğ süt üreticilerini, enflasyonda gıda etkisini azaltmak için Hazine ve Maliye Bakanlığı, Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesi’nin insafına bıraktılar. Oysa bu konuda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının söz sahibi olması gerekirdi fakat bakanlık fiyat belirlemede dik durmadı. Banka ve kredi borcu olan çiftçiler için en cazip yol hayvanlarını kesime göndermek oldu. Şuan bir fırtınanın içindeyiz neyin ne olduğunu tam olarak görmüyoruz. Hayat pahalılığından dolayı talep daralması yaşanıyor, talebin artışının başlamasıyla bu krizi daha çok hissedeceğiz. Ürünün rafta olup tüketicinin ulaşamaması yoksulluktur, yokluktur.” dedi.