Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan ‘İklim Kanunu’ taslağını eleştirdi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hazırlanan ‘İklim Kanunu’ taslağına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Özdağ, bu kanun taslağının aslında bir karbon piyasası kanunu olduğunu savundu ve Türkiye’nin bu taslağı kabul etmemesi gerektiğini belirtti.
Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın açıklamaları şu şekilde:
Özdağ, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İklim Değişikliği Başkanlığı tarafından hazırlanan kanun taslağı Avrupa Birliği tarafından hazırlanmış tercüme kokan bir kanun taslağıdır. Öncelikle ifade edelim ki, bu yasanın adı yanıltıcıdır. Bu yasa iklim değişikliği yasası değil karbon piyasası yasasıdır. TBMM bu kanun taslağını asla ve kat’a onaylamamalıdır, geri çevirmelidir. Bu kanun eğer TBMM’nden geçerse oluşturulacak olan Emisyon Ticaret Sistemi ile Türk çiftçisi ve kobiler başta olmak üzere gerçek üretici AB şirketleri karşısında rekabet edebilme şanslarını kaybedecekler ve karbon alım satımı gibi bir piyasa ile ve yeni bir vergileme usulü ile baş başa kalacaklardır.” şeklinde konuştu.
Özdağ, Türkiye’nin kişi başı emisyonlarının ortalamanın çok altında olduğuna dikkat çekti ve bu kanunun Türk ekonomisine yeni bir yük getireceğini savundu. Ayrıca, Türkiye’nin Kyoto Protokolü’nü imzaladığını ve tarihi bir sorumluluğu olduğunu belirtti. Ancak bu kanunun Türkiye’nin üzerine yük bindirdiğini ifade etti.
Zafer Partisi Genel Başkanı, çevre koruma, doğal kaynakların sürdürülebilirliği, tarım, ormanlar, sulak alanlar gibi önemli konuların bu kanun taslağıyla göz ardı edildiğini ve asıl sorunların küresel olduğunu vurguladı. Ayrıca, çevre ve iklim değişikliği konularının Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yerine Tarım ve Orman Bakanlığı ile entegre olması gerektiğini önerdi.
Özdağ, bu kanun taslağının Türk ekonomisini yabancı firmaların karbon alım satımına açık hale getireceğini ve bu durumun Türk işletmeleri için risk oluşturacağını belirtti. Ayrıca, Türkiye’nin Avrupa ile yoğun ticaret yapmasının emisyon ticaret borsasına girmesi gerektiği anlamına gelmediğini ifade etti.
Son olarak, Prof. Dr. Ümit Özdağ, Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadelede daha fazla katkı sağlaması gerektiğini ve başta ABD olmak üzere sera gazı emisyonlarında baş sorumlu olan ülkeleri iklim değişikliği ile mücadeleye daha fazla katkı vermeye çağırdı. Ayrıca, çevre ve iklim değişikliği konularının daha fazla önemsenmesi gerektiğini vurguladı.