Yıldırım Belediyesi tarafından, 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında ‘Türk Dünyası Kırgız Kültür Gecesi’ programı düzenlendi.
Yıldırım Belediyesi tarafından Mümine Şeremet Uyumayan Kütüphanesi Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen ‘Türk Dünyası Kırgız Kültür Gecesi’ etkinliğinin açılışında konuşan Türk Devletleri ve Akraba Toplulukları Uygulama ve Araştırma Merkezi Başkanı ve Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erdem Özdemir, Kırgız kültürüyle Türk kültürünün birbirine çok yakın olduğunu belirterek, herkese Kırgızistan’ı görmeyi tavsiye etti. Türklerin gittikleri yerleri Türkleştirdiğini ifade eden Özdemir, “Ancak hiç kimseyi zorla Türk yapmadık. Alparslan ile son kez Türklere açılan Anadolu, o saatten sonra tamamen ebedi, ilelebet payidar bir Türk yurdu oldu. Bütün Türk devletlerinin özgürlüğüne, refaha ve huzura kavuşmasını diliyorum. Kerkük, Kırım ve özellikle Doğu Türkistan’ın huzura kavuşmasını diliyorum” dedi.
KIRGIZ KÜLTÜRÜ TANITILDI
Etkinlikte ülkeleri hakkında sunumlar yapan Uludağ Üniversitesi’nde okuyan Kırgız öğrenciler, ülkelerinin dilinden yemeklerine, para biriminden vilayetlerine kadar yaşadıkları bölge hakkında bilgi verdiler. Kırgızların meşhur müzik aleti olan Komuz ile yöresel şarkılar söyleyen Çolpon Abla katılımcıların kulaklarının pasını sildi. Daha sonra Manasçı Kız Kunduz, Kırgızların milli destanı ve dünyanın en uzun destanı olanı olan Manas Destanı’ndan bir parça okudu. Kırgız yazar Cengiz Aytmatov’un ‘Gün Olur Asra Bedel’ isimli eserinden hazırlanan Mankurt sahnesinin tiyatral şekilde sergilendiği etkinliğin sonunda, programa katılan misafirlere sorular soruldu, hediyeler takdim edildi. Program, katılımcılara Orta Asya mutfağının ortak yemeği olan pilav ikramıyla sona erdi.
GÖNLÜMÜZ BİR GELECEĞİMİZ BİR
Boyların ve toplumların birbirini tanıdıkça yakınlıklarının farkına vardıklarını belirten Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Bursa’nın 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti seçilmesiyle birlikte zaten bir Türk Dünyası şehri olan Bursa’mızda tarihi ve kültürel çalışmalarımızı artırdık. Bursa’mızın Türk dünyasının başkent şehri olma konusu da tescil edilmiş oldu. İlk olarak Ulukök Türk Dünyası Konserleri ile başlayan programlarımızın ardından seri olarak Türk Dünyası’nın çeşitli yurtlarını, farklı Türk boylarını Türkiye’de tarihleriyle, gelenekleriyle, müzikleriyle, yemekleriyle birlikte tanıtmak amacıyla programlar düzenlemeye başladık. İlk olarak Kırgızistan’ı tanıttık. Bundan sonra da Kazakistan, Özbekistan gibi ülkelerin tanıtım programlarıyla devam edeceğiz. Türklerin birbirini daha iyi tanıması, aynı dili konuştuklarını görmeleri, aynı kültürel yapıyı fark etmeleri önemli. Kültürel anlamda bir bütün olduğumuzu, ortak bir geçmişe ve ortak bir soya sahip olduğumuzu insanlarımıza gösterme açısından bu tür programları önemsiyoruz” dedi. Öte yandan Erdem Özdemir, “Boylar, toplumlar birbirini tanıdıkça yakınlıklarının farkında varıyorlar. Bu programlarla insanlarımızın birbirini tanımasını istiyoruz. Biz çok büyük bir toplumun sadece Anadolu Türklüğünü oluşturan büyük bir Türk devletiyiz. Tarihimizde ve yayıldığımız coğrafyayla, sahip olduğumuz devletlerle, bu bilince sahip olarak, birliğimizi daim kılıp daha iyi noktalara getirmeye, farklılıklarımızı dışarıda bırakıp benzerliklerimizi vurgulamaya Türk Dünyası’nı davet ediyorum” ifadelerini kullandı.