CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun tarımdan sorumlu başdanışmanı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, AKP’nin uyguladığı tarım politikası “ülkenin gıda güvenliği için milli bir sorun” haline geldiğini belirtti. Sarıbal, Tarım ve Orman Bakanı’nın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) ithalat uygulamalarını eleştiren sözlerine verdiği cevaba da sert tepki gösterdi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin gübre ve sertifikalı tohum desteğinin arttırıldığına ilişkin açıklamasını hatırlatan Sarıbal, “Sayın Bakan buğday, şekerpancarı, ayçiçeği ve mısır da dekar başına verim artışlarını açıklayarak çiftçinin daha çok kazandığını söylüyor. Aynı Bakan tarlaya atılan tohumların yabancı menşeili tohumlar olduğunu söylemiyor. Bakan tarımsal girdi fiyatlarındaki artışı da söylese idi o zaman daha dürüst olurdu. O zaman adama sormazlar mı çiftçi verim artışı ile para kazanıyorsa neden gübre ve sertifikalı tohum desteğini artırdınız? İşleri güçleri rakamlarla algı yapmak” dedi.
Üretim yerinde sayıyor
Tahıllar ve baklagillerde üretim alanlarının azaldığı ve üretimin stabil hale geldiğini ifade eden Orhan Sarıbal, son yirmi yılda tahıl ekim alanlarının 138 milyon dekardan 111 milyon dekara, baklagil üretimi alanlarının 14 milyon dekardan 9 milyon dekara düştüğünü aktardı. Sarıbal, şöyle devam etti:
“Her iki ürün grubundan 31 milyon dekar azalma oldu. Çiftçi buğday, arpa, fasulye, mercimek, nohut üretmek istiyor. Ancak para kazanamadığı için üretimi terk ediyor. Tüm politikaların sorumlusu AKP ‘dir. 2002 yılında ülkemizin nüfusu 66,4 milyon iken bugün 84 milyon ülke insanımız ve 4 milyon göçmen nüfusu ile birlikte artan 22 milyon nüfusu çiftçimiz beslemeye çalışıyor. Ancak AKP ne yapıyor? Üretmek yerine ithalatı seçiyor. Bakanlık açıklamasında üretimin stabil olduğunu kabul ediyor. Ülkemizde üretme imkanı varken AKP döneminde 78 milyon ton buğday, 24 milyon ton mısır, 6 milyon ton arpa ve sonuç olarak 113 milyon ton hububat ithalatına 30 milyar dolar ödendi. Yetmedi 4 milyon ton mercimek, 600 bin ton kuru fasulye ve 467 bin ton nohut ithal edildi. Toplam 6 milyon ton baklagil ithalatına 4,5 milyar dolar ödendi. Üretim alanları azalmış, üretim sabit kalmış buna karşın hububat ve baklagil ithalatına 35 milyar dolar para ödenmiş.”
TMO çiftçimizden aldığından fazlasını ithal ediyor
Sarıbal, “Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, dünkü grup toplantısında TMO’nun buğday, arpa, nohut ve mercimeği üreticiden ucuza alıp dışarıdan pahalıya ithal ettiğini ifade etti. Tarım Bakanı ise ‘Mayıs ayında açıklanan TMO alım fiyatlarıyla Kasım ayındaki piyasa fiyatlarının karşılaştırılması doğru değildir’ deyip kendince algı yaratmaya çalışıyor. Oysa hasat devam ederken açıkladıkları fiyatın üzerinden ürün ithalatına başlamışlardı. TMO ithalat ajansına döndürdü” dedi.
Saray rejiminin ve TMO’nun çiftçiyi destekleyerek üretimi arttırmak yerine ithalatı tercih ettiğini vurgulayan Sarıbal, şunları söyledi:
“Tek Adam Keyfi Yönetiminin olduğu son 3 yıldır TMO yurt içinden aldığından daha fazlasını ithal ediyor. Asli görevi üreticiyi korumak olan TMO, Saray yönetimiyle ithalat ajansına döndü. Madem dünya fiyatları arttı, artmaya devam edeceği pandemi ile belli olan bir durumda siz pandeminin başında ithalatla kapatmaya çalıştığınız. Gıda arzını bu yıl üretime destek vererek ülkenin ihtiyacını karşılamayı neden düşünmediniz? Bunun tek açıklaması; ‘Paranız var ki ithal ediyorsunuz’ söylemidir. Beyefendiler o para sizin paranız değil. Halkın parası. Çiftçiyi destekleseydiniz TMO bugün 15 milyar lira kamu zararı yazmayacaktı. TMO, ESK ve ÇAYKUR zarar etmeyecekti. Sizin tek derdiniz yandaşlarınıza para kazandırmak. AKP ülkenin gıda güvenliği için artık milli bir sorundur” dedi.
