DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Dünya Ekonomik Forumu’ndan gelen davet üzerine gittiği Davos Zirvesi’nden Halk TV canlı yayınına bağlandı.
Davos’taki oturumlarda jeopolitik gündemin yanı sıra pandemi ve Rusya-Ukrayna savaşı sonrası dünyadaki ekonomik dengeler ile enerji krizinin tartışıldığını söyleyen Babacan, dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen cumhurbaşkanlarının ve başbakanların katıldığı oturumlarda ve bire bir yaptığı sohbetlerinde verdiği mesajları açıkladı.
Yatırımcıları seçimden önce Türkiye’ye davet etti
Babacan, Şirin Payzın’ın “Davos’taki görüşmeleriniz sırasında oradaki yatırımcılara ‘Seçimden sonra Türkiye bekleriz’ mesajını veriyor musunuz?” sorusunu “Gördüğüm herkese ‘Seçimi falan beklemeyin, hemen gelin’ diyorum” diye yanıtladı. Babacan şu ifadeleri kullandı:
‘Türkiye, enerji projelerinin ev sahibi olmaktan çok mutlu olur’
“Enerjiyle ilgili katıldığım kapalı oturumda şunu söyledim: Coğrafyamızda enerji üreten ülkeler var. Bir de bunları çok tüketen ülkeler var. Haritayı açın bakın, Türkiye bu coğrafyanın tam ortasında. Ülkeler hem kaynak çeşitliliği için hem de kendi gazına, petrolüne müşteri bulmak için alternatif arıyorsa Türkiye bu işin tam geçit noktasında. Türkiye bu projelerin ev sahibi olmaktan çok mutlu olur. Onurlu bir şekilde bu işi yapar’ dedim. Temel mesajım buydu.”
‘Para gidecek yer arıyor, 6 ayda ekonomik kriz iklimi kalmayacak’
“Dünyada tarihte görülmemiş yüksek miktarda likidite var. Para gidecek yer arıyor. Dünyanın en büyük fonu 10 trilyon dolarlıksa, başı burada. Norveç, Kuveyt, BAE, Katar gibi ülkelerin varlık formunu yönetenler, merkez bankası başkanları burada. Dünyadaki paranın yarısını yönetenler Davos’ta. Kiminle konuşsam, herkes hem güvenli hem de makul getiri sağlayabileceği yer arıyor. Kredi yoluyla değil, sermaye koyma yoluyla yatırım yeri arayan yüzlerce insan var. Bildiğiniz gibi değil. Faizli borç değil, ‘kalıcı sermaye olarak dünyanın neresine yatırım yapsam’ diye arayışta olan trilyonlarca dolar var. Onun için çok üzülüyorum. Bu kadar büyük potansiyel varken ülkemizin mahrum kalmasına çok üzülüyorum. İlk 90 dakikada yapacağımız açıklama ülkedeki atmosferi hemen değiştirecektir. 6 ayda ekonomik kriz iklimi kalmayacaktır.”
‘Türkiye, iktidar değişiminden sonra asla geriye gitmez’
“Türkiye önemli bir ülke, güçlü bir ülke. İktidar değişiminden sonra Türkiye asla geriye gitmez, tam tersine daha da hızlı bir şekilde her alanda ileriye doğru devam eder. Bu mesajları herkesin duyması ülkemiz açısından önemli.”
‘Teknolojide milli ve yerli kapasitemizi sağlamamız çok önemli’
“Ülkelerin güvenlik politikalarının başındaki insanlar da şu an Davos’ta. Her ülkenin millî güvenliğinden sorumlu çok sayıda kişi görüyorum etrafta. Bunlar geliyorlar dinliyorlar. Bir sürü Savunma Bakanı var. Başka kuruluşlardan insanlar var. Teknoloji meselesi bir bakıma ulusal güvenlik meselesi haline geldi. Böyle bir dönemde Türkiye’nin kendi milli ve yerli kapasitesini teknoloji konusunda sağlaması çok çok önemli. Çip meselesi çok önemli.”
‘Türkiye’nin küresel meselelere hâkim bir iktidara ihtiyacı var’
“Türkiye’nin başında dünyayı iyi bilen, iyi okuyan, küresel meselelere hâkim ve değişen dünyada Türkiye’yi güçlendirip itibarlı ve zengin bir ülke haline getirecek bir iktidara ihtiyacı var. Dünya değişiyor ama ülkenin başında dünyayı okuyamayan bir yönetim var.”
‘Hintli firmalar burada, Türkiye bir kişinin inadı yüzünden yok’
“Davos’un şehir içi bir fuar alanı olmuş. Koreli, Hintli firmalar burada. Türkiye yok, temsil edilmiyor. Bir kişinin inadı yüzünden temsil edilmiyor. Aynı inadı Sisi’ye gösteriyordu, peşine düştü. ‘İsrail terör devleri’ diyordu, sarmaş dolaş oluyor. ‘Davos’a gelmem’ diyordu, bakarsınız çıkıp gelmiş.”
İklim değişikliği: “Türkiye, dünyaya liderlik yapabilir”
Türkiye’nin iklim değişikliğiyle ilgili küresel liderlik rolü üstlenebileceğini savunan Babacan, Davos’taki oturumlarda rezerv para üreten merkez bankalarını sorumluluk almaya davet etti. Babacan şu ifadeleri kullandı:
‘Türkiye iklim değişikliğinde dünyaya liderlik yapabilir’
“İklim değişikliği çok büyük tehlike. Enerji oturumunda da söyledim. 20-30 sene sonra çocuklarımızın yaşayacağı dünya yaşanacak bir dünya olmaktan çıkacak. İklim değişikliğiyle ilgili çok büyük bir iş birliği gerekiyor. Dünyada bir liderlik boşluğu var. Türkiye bu konuda liderlik yapabilir.”
‘Rezerv para üreten merkez bankaları devreye girmeli yoksa dünya kalmayacak’
“Bugünkü toplantıda şunu önerdim: Mesele kaynaksa, yenilenebilir enerjiyle, karbon salınımlarının düşürülmesiyle ilgili 2050 hedeflerine ulaşmak istiyorsak rezerv para üreten merkez bankalarının devreye girmesi şart. Yoksa müdahale edecek bir dünya kalmayacak ortada. Bu, provokatif bir şey, evet. Merkez bankası başkanları bunu hiç sevmeyecek ama mesele çevre ve iklim değişikliğiyse büyük paralar gerekiyor. Bu büyük paraları hiçbir hükûmet hiçbir zaman bulamayacak. Salondaki başbakanlara, cumhurbaşkanlarına ‘Para bulamayacaksınız, hayal. 2050 hedeflerine ulaşmak için para bu yöntemlerle bulunamayacak. Amerika, İngiltere, Japonya, İsviçre, yani rezerv para üreten merkez bankalarının bunun finansmanı konusunda mutlaka devrede olması lazım’ dedim. ‘Günü gelecek, bunun şart olduğunu herkes görecek. Merkez bankası başkanları bunu duyunca zıplarlar, onu da biliyorum ama az çok bu işleri bilen, dünyanın en büyük 20 ekonomisinin oturduğu G20’nin zamanında dönem başkanlığını yapmış bir kişi olarak başka çare görmüyorum’ diye görüşlerimi ifade ettim.”
Erdoğan’a: “Ben de çıkıp ‘Sen de bisküvi satıyordun, emekli olunca da aynı işi yap’ diyeyim mi?”
Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partisinin bugünkü grup toplantısında kendisine yönelik “Sen rekabet nedir bilir misin? Sen git çocuk bezi satmaya devam et” sözlerinin sorulması üzerine şunları söyledi:
“Hakarete varacak kelimeler de kullanmış. Tabii Sayın Bahçeli’yle yan yana dura dura herhâlde ya huyundan ya suyundan kapıyor. Gittikçe de agresifleşiyor dikkat ederseniz. Hazırlanan metninin dışına çıktığında da bu duygu halini de ortaya vuruyor. Biliyorum tabii kendisi için zor bir dönem. İktidarın elinden kayıp gitmekte olduğunu hissediyor.”
‘Üslubu Türkiye’ye yakışmıyor’
“Benimle ilgili böyle adeta küçük gören, küçümseyen ifadeler tutarlı da değil. Ben de çıkıp ‘Evet, sen de zamanında sucuk satıyordun, bisküvi satıyordun’ diyebilirim. ‘Emekli olduktan sonra yine aynı işi yap’ diyeyim mi? Aynı şeyleri ona söyleyeyim mi? O seviye Türkiye’de olması gereken siyaset seviyesi değil. Sayın Erdoğan’ın bugünkü üslubu, Türkiye’ye yakışmayan, gençlerin görmek istediği Türkiye’ye yakışmayan ifadeler.”
‘20 yıldan sonra iktidarı kaybetme korkusu insana her şeyi söyletebilir’
“Biz vakur içerisinde bunları dinliyoruz. ‘Normaldir’ diyoruz. 20 yıldan sonra iktidarı kaybetme korkusu insana her şeyi söyletebilir. Biz emin adımlarla ne yaptığımızı gayet iyi bilen bir şekilde yolumuza devam ediyoruz.”
‘Madem Ali Babacan yeteneksizdi, 14 yıl niye beraber çalıştın?’
“Madem Ali Babacan yeteneksizdi, bunları yapamıyordu. O zaman ‘14 yıl niye sen hükûmetin en önemli pozisyonlarında beraber çalıştın’ diye adama sorarlar. O zaman hiç adam değerlendirme kabiliyeti yokmuş. Çocuk bezi satanı Hazine’nin başına getirmiş. Beraber çalıştık o dönemlerde. Demek ki insan kaynağı konusunda karnesi çok kötü sayın Erdoğan’ın eğer dedikleri doğruysa.”
