Bursa, İYİ Parti Lideri Meral Akşener’i muhteşem bir kalabalık ile karşıladı. Öğle saatinde olmasına rağmen alanı dolduran, hatta güvenlik hatlarının dışına taşan Bursalılar, Akşener’e coşku dolu sevgi gösterilerinde bulundular.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş Kent Meydanında Bursalılarla buluştu. Miting alanına katıldığı anda Sinan Ateş cinayetine dikkat çeken İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, şunları söyledi:
“Muhterem Bursalılar, sağ olasınız. Kendimi çok iyi hissettirdiniz. Bizim kızanlar burada. Çok teşekkür ediyorum. Çok sağ olasınız. Şimdi Sinan Ateş’in kardeşleri, Sinan Ateşin ablaları, Sinan Ateş’in büyükleri, Bursa bir değerini kaybetti. Gencecik bir akademisyen Ankara’nın göbeğinde katledildi. Azmettiriciler belli. Katiller belli. Ama uçan kuşu bilen bilumum teröristlerin hayat numarasına kadar bilen, Gabar’da bize mezar kazdıran Sayın Erdoğan nasıl oluyor da Sinan Ateş’in katillerini azmettiricilerini bulamıyorsun. Ya! Işte bunun adı, işte bunun adı, artık iktidardan gidiyor olmaktır! Sözünün geçmediği bir Cumhurbaşkanı Topal ördek olmuş bir cumhurbaşkanı demektir. Öyle olduğu için bu kadar kabalar, bu kadar hakaret ederek yol yürüyorlar.
14 Mayıs akşamı Allah şahittir helal oylarınızla bu seçimi kazanacağız. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu 13. Cumhurbaşkanımız olacak. Sayın Erdoğan Recep Bey ve arkadaşlarını emekli edeceğiz. Sayın Kılıçdaroğlu’nu da makamına alkışlarla oturtacağız. Kayı sıyırdı, hepsi kafayı yedi. Sayın Erdoğan bizi, Sayın Kılıçdaroğlu’yla beni Gabar’a gömüyordu. Mezar kazarken petrol bulmuş. Ya, hayırlı bir işe. sebep olmuşuz, vesile olmuşuz. Gabar’da mezar kazdılar. Petrol çıkmış. Şimdi yakın zamanda Gabar’da petrol bulundu ya Cudi’de. Çünkü Cudi ve Gabar’a gömeceklerdi. Şimdi herhalde Cudi’de de bağış başlayacak kazma. Inşallah orada da bir doğal gaz, petrol, neyse bir şey bulur. Bir mezar kazımı esnasında Türkiye kazanır. Şimdi böyle cumhurbaşkanı olamaz. Cumhurbaşkanı, bu ülkede yaşayan her bir vatandaşının namusunun şerefinin güvenliğinin, malının, mülkünün emniyet dinden sorumludur.
Kafayı erkeklerin birbiriyle evliliğine takmış. Sonra ileri gitti fantezi uçtu, Erkekler ve hayvanlara geldi. Şimdi asayişten sorumlu olması gereken muhteremin taktı. Ben her gittiğim şehirdeki bütün psikiyatrları baştan aşağı bu muhteremlerin muayenesini yapmak üzere ayağa kalkmalarını bu konuda görev almalarını rica ediyorum. Gerçekten sıyrık bir durumdalar. Şimdi bir başkası biliyorlar. Zaten darbe yapıyoruz geçti gitti. Bir tanesi yaşını başını almış bir arkadaş İstiklal Marşı’nı kağıttan okuyamadı. O da, o da bizi işgalci yapmış. Kendisi neymiş? Yana AK Parti ve yandaşları neymiş? Yahu onlar da istiklal mücadelesi veren yiğitlermiş. Allah Allah. Yani böyle bir şey olur mu ya? Biz seçime gidiyoruz seçime. Sen ne düşünüyorsun? Mesela mesela tarım için ne düşünüyorsun. Gençler için ne düşünüyorsun? Atanamamış öğretmenler için ne düşünüyorsun? Biz ne düşünüyoruz biliyor musunuz? Hemen bir ay içerisinde yüz bin öğretmen tayin edin. Biz bunu söylüyoruz.
Yedi trilyon dolar sınırdaşlarımızla ticaret hacmimiz vardı. Biz Suriye’yle niye kavga ettik? Bilginiz var mı? Durup dururken niye kavga ettik biz Suriyelilerle? Esad’la niye kavga ettik? Karşılığı 8- 10 milyon Suriyeli. Yani miktarını da kimse bilmiyor bu arada. Diyelim 8 milyon. 8 milyon Suriyeli ülkemizde geldi. Şehirlerimize dağıldı. Beşer Esad yerinde duruyor. Hemen sınırlarımızda da bir Kürdistan kuruluyor. Hemen ötesinde. Bu işten karımız ne oldu. Zararımız ne oldu? Ve biz iktidara gelir gelmez 2 yıl içinde Türkiye’deki bilumum sığınmacıları geri göndereceğiz. Bu netlikle söylüyorum. Bursa önemli bir sanayi şehri. Ama sanayi konusunda herhangi bir yardım olunan, el uzatılan devlet adına herhangi bir durum yok. Devleti yöneten iktidar adına hangi bir yardımcı olma durumu yok. Çünkü yandaşlar kayırmalar önde.
Sinan Ateş’in katillerin gerçekten hesap verecek. Eğer hesabını sormazsan namerdim, şerefsizim. Muhsin başkanın da kanı yerde kalmayacaktır. O da suikaste kurban gitti. İçimizde Muhsin başkan ve Sinan Ateş bir yara. Buna vicdanı sızlamayan insan olamaz. Bugün evine gittik. Arkadaşlarına bir milletvekili, 14 Mayıs akşamı Bulgaristan’a kaçarsınız diyormuş. Sen öyle mi yapacaksın muhterem. Görürsün kaçmayacaksın. Sanki savaşa gidiyoruz. Seçime giriyoruz, seçime…”