DOLAR
32,2020
EURO
35,0069
ALTIN
2.504,53
BIST
10.643,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Az Bulutlu
24°C
Bursa
24°C
Az Bulutlu
Pazartesi Parçalı Bulutlu
26°C
Salı Açık
27°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
23°C
Perşembe Az Bulutlu
22°C

CHP Bursa’dan Eğitime Yönelik Ağır Darbe Eleştirisi

CHP Bursa’dan Eğitime Yönelik Ağır Darbe Eleştirisi
A+
A-

CHP Bursa İl Örgütü, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde eğitimde yaşanan sorunları ve ÇEDES projesini gündeme taşıdı.

Açılış konuşmasını yapan CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, eğitim sisteminin iktidar tarafından gerici kuşatma altında olduğunu söyledi.

Yeşiltaş, “AKP iktidarı eğitimde kronikleşen sorunları çözmek yerine ÇEDES gibi gerici niteliği çok açık olan projelerle eğitimi bilimden ve çağdaşlıktan uzak hale getirmeye çalışıyor. Hiçbir pedagojik eğitim almamış diyanet yetkilileri, ablalar, abiler çocuklarla bir araya getiriliyor. Çocuklarımız ve gençlerimiz tarikatların ve cemaatlerin kucağına itilirken, AKP’nin gerici anlayışına karşı anlayışa karşı laik ve bilimsel eğitimi savunan öğretmenlerimizin görüşleri dikkate alınmıyor!” dedi.

CHP Bursa Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Orhan Sarıbal ise konuşmasında organize bir kötülüğün olduğuna dikkat çekerek, “Biz okullarda zorunlu din dersi kaldırılmalı dediğimizde kimse yanımızda olmadı. Ortada bir mücadele var ve bu mücadele ağır. Bir araya gelip mücadele eden yok. Sadece kendimizi ve kendi kurumumuzu var etmenin kimseye faydası yok. Kötülük organize. Bu mesele Türkiye’nin aydınlıktan yana olan bütün toplumun birlikte mücadelesidir” diye konuştu.

Eğitim İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy ise AKP iktidarı tarafından Türkiye’nin dört bir yanına yayılması hedeflenen ÇEDES tehlikesine karşı şu ifadeleri kullandı:

ÇEDES bilime aykırı, pedagojiye aykırı. Eğitim sistemi 4+4+4 olarak inşa edildi. Mahalle okullarının tamamı İmam Hatip Okullarına dönüştü. Adrese bağlı okulları getirdiler. İmam Hatipler de buna dahil edildi. Mecburen öğrenciler oraya da gitti.

Bursa’da öğrencilere hafızlık icazet töreni yapıldı. İmam Hatip okullarında karma eğitim ortadan kaldırıldı. 2014’te çıkarılan proje okullarında alternatif medrese okulları hayata geçirildi. Proje imam hatip liseleri açıldı. Mektep medrese ayrılığını yaşıyoruz. 4+4+4 kapsamında getirilen seçmeli dersler çok tartışıldı. Seçme şansı ilk başta öğrencilere verilse de bu hak sonradan alındı. 5. sınıflarda haftada 18 saat Arapça dersinin önü açıldı. İmam Hatip programı tüm okul türlerine yaygınlaştırılmış oldu. Tüm okullar imam hatip programını uygular hale geldi. Sadece imam hatiplerde uygulanacağı söylenen ÇEDES’in daha sonra bütün okullarda olacağı açıklandı.”

Birleşik Kamu İş Bursa İl Başkanı Özkan Rona ise ÇEDES’in FETÖ yöntemiyle tarikat ve cemaatlere insan devşirme yönetimi olduğunu belirterek, ÇEDES projesinin çok tehlikeli bir şekilde yayıldığına dikkat çekti.

24 Kasım Öğretmenler Günü programına onur konuğu olarak katılan gazeteci Sedef Kabaş ise iktidarın baskı ve dayatmalarına rağmen toplumun genelinde bir değişim talebi olduğunu söyledi.

“Biz eninde sonunda kazanacağız. Bugün değilse yarın. Bunu inanarak söylüyorum. Bunu söylememenin temel nedenlerinden biri de ülke her anlamda çöküş yaşıyor” diyen Kabaş, çağdaş, laik, demokratik bir devlet olmanın önemine dikkat çekti.

Kabaş, “Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayacağız. Kadının her türlü fırsat eşitliğine sahip olduğu, kadının zekasından, gücünden, dirayetinden, yüreğinden faydalanacağımız bir toplum inşa edeceğiz. Barıştan yana olacağız. Mikro kimlikçiliğe takılmayacağız, biz makro düzeyde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak, 100 yıl sonra onur duyulası, gurur duyulası ve geleceğin dünyasına şekil verecek bir toplumun inşası için dayanışma içinde çabalayacağız. Dolayısıyla üzülmek yok, üretmek var. Şikayet etmek yok var gücümüzle çalışmak var” dedi.