CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal, tahıl koridoruyla taşınan buğdayın, iddia edildiği gibi az gelişmiş ülkelere değil zengin ülkelere gittiğini söyledi. Sarıbal, taşınan 7 milyon ton bitkisel ürünün 1 milyonunun da Türkiye’ye geldiğini belirtti.
Meclis’te düzenlediği basın toplantısında tarımdaki son gelişmeleri değerlendiren CHP Tarım Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Sarıbal, 22 Temmuz 2022 tarihinde Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler arasında imzalanan Tahıl Koridoru Anlaşmasıyla bugüne kadar 7 milyon tona yakın tarım ürününün taşındığını aktardı. Taşınan ürünlerin yaklaşık 1 milyon tonunun Türkiye’de kaldığını ifade eden Sarıbal, taşınan tarımsal ürünlerin %63’ünün Avrupa, %23’ünün Asya ve %13’nün de Afrika ülkelerine gönderildiğini söyledi. “Hani buğday fakir ülkelere gidiyordu” diye soran Sarıbal, çok uluslu şirketlerin amaçlarına hizmet etmek için Tahıl Koridoru Anlaşmasının imzalandığını ifade etti.
Sarıbal, basın toplantısında Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yayınlanan yeni bir yönetmelikle her yıl yenilenen Çiftçilerimizin Çiftçi Kayıt Belgesinin (ÇKS) tek bir başvuruya indirildiğini hatırlatarak, yeni yönetmeliğin Türkiye’nin en büyük meslek kuruluşu olan Türkiye Ziraat Odalarının işlevsiz hale getirildiğini söyledi. “Yeni Yönetmelikle çiftçilerimizin ÇKS kayıt belgesi alabilmesi için bir kere Ziraat Odasına kaydı yapılması yeterli görülmektedir. Yönetmelik ile sisteme kayıt olan bir kişi, kendisi çıkmak istemediği sürece ölünceye kadar çiftçi olarak görünecek” diyen Sarıbal, benzer bir düzenleme AKP tarafından 15 Mayıs 2007 tarihinde 5661 sayılı kanunla yürürlüğe konduğunu ancak yapılan başvuru sonrası Anayasa Mahkemesinin iptal kararı verdiğini söyledi. Sarıbal, “AKP 15 yıl önce yapmak istediğini bugün yeniden yeni bir yönetmelik ile yürürlüğe koymuş oluyor. Bu durum 765 odası ve 5 milyona yakın üyesi bulunan Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşu olan Türkiye Ziraat Odaları Birliğini işlevsiz bırakmakta ve çiftçi ile olan bağını kopartmaktadır. Başka ticari faaliyeti olmayan ziraat odalarının tek gelir kalemi olan üye kaydı elinden alınan ziraat odalarının kapanması demektir. Ayrıca Ziraat Odalarında çalışan işçi, memur, teknik personelden oluşan binlerce insan işsiz kalacaktır” diye konuştu.
Tarımsal girdiler üretimi zorluyor
Sarıbal’ın basın toplantısında yeni ekim döneminde çiftçilerin arta girdi maliyetlerini de dile getirdi. Sarıbal, geçen yıla oranla mazot fiyatının 4, gübre ve tohum fiyatının 3, ilaç fiyatının 3-6 kat ve yem fiyatının ise 2,5 kat arttığını söyledi. Tarımsal KİT olan TİGEM’in tohum fiyatlarını 3 kat arttırdığını kaydeden Sarıbal, “TİGEM 6 aylık vadeli tohum satışına %19,5 faiz uyguluyor. Bu faiz yıllık %39 faize denk geliyor. Aynı şekilde bir çiftçi kuruluşu olan Tarım Kredi Kooperatifi 100 bin liranın altındaki satışlarından %12, 100 binin üzerindeki satışlarında ise %21 faiz uyguluyor. Hükümet daha dün perişan haldeki esnafımız için yıllık %7,5 faizle 60 ay vadeli kredi verdi. Ama iş çiftçiye gelince tefeciden bile fazla faiz uyguluyor” diye konuştu. Sarıbal bu şartlarda üreten çiftçinin üretim yapmakta zorlanacağını ve gıda enflasyonun düşmeyeceğini ifade etti. Sarıbal, “Geçilmeyen köprüye, kullanılmayan alt geçide, uçak inmeyen havaalanına garanti verilirken, çiftçiye kullandırılan tarımsal krediye tefeci faizi uygulanıyor. Bu şartlarda üretilen tarımsal ürünlerin ucuzlaması, halkın ucuz gıdaya ulaşması mümkün değildir” diye konuştu.
Hayvancılık sektörü zarar ediyor
CHP’li Sarıbal, hayvancılık sektörünün de zarar etmeye devam ettiğini belirterek, süt üreticisi için 1 litre süt ile 1,5 yem, et üreticisi için ise 1 kilo et ile 25 kilo yem alabilme paritesinin gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi.
Ülke tarımında yaşanan bütün sorunların AKP ve Saray Yönetiminden kaynaklandığını vurgulayan Sarıbal, “Sorunu yaratanlar çözüm olamaz. Sorunlardan kurtulmanın yolu önce sorunu yaratan politikaları uygulayanlardan kurtulmaktan geçer” görüşünü dile getirdi.