1989’dan bu yana, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği olarak insan haklarına saygılı, demokratik ve laik bir toplum ile sosyal hukuk devleti düzeninin korunmasını; bireylerin hukuksal, siyasal, ekonomik, kültürel, toplumsal, fiziksel konumunun geliştirilmesini ve tüm insan hak ve özgürlüklerinden yararlanmalarını hedefliyoruz.
Anayasamızda devletin temel nitelikleri arasında yer alan sosyal bir hukuk devleti olmanın çok önemli gereği de yurttaşların bilimsel eğitime erişebilmesi ve yaşam standartlarının “hak temelli” olarak güvence altına alınmış olmasıdır.
Ancak Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre bugün, ülkemizde istihdam edilen kişilerden yüzde 29’u kayıt dışı çalışıyor. 9 milyonu aşan kayıt dışı çalışan işçi sayısı ile Türkiye’de istihdamın kalitesi günden güne düşerken emek sömürüsü büyük olumsuzluklara yol açmaya devam ediyor. Ocak 2022 itibariyle kamu ve özel sektörde çalışan toplam işçi sayısı 15 milyon 294 bine ulaşırken, toplam sendikalı işçi sayısı yalnızca 2 milyon 189 bin. Yani bugün Türkiye’deki sendikalı işçi sayısı kamu ve özel sektördeki toplam işçi sayısının sadece yüzde 14’üne denk geliyor.
COVID-19 salgınının etkileri ve küresel ekonomideki dengesizliklerin yanı sıra ülkemizde büyüyen ekonomik sıkıntılar, günden güne eriyen alım gücü, genç işsizlik sorunu, kalitesiz istihdam, işçilerin uzun çalışma saatleri ve düşük ücretler gibi sorunlara karşı çözümlerin acilen masaya yatırılması gerekirken gizli işsizlik sayısı devamlı olarak artmakta, işçiler sosyal haklarından mahrum bırakılarak kabul edilemez ücretlerle çalıştırılmaktadır. Oysaki demokratik toplum, temel hak ve özgürlüklerin sağlayıcısı olmalıdır.
Demokratik toplum, örgütlü toplumdur. Meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşları, merkezi ve yerel yönetimle birlikte dayanışma içinde çalışabilmeli ve demokratik bir toplum yapısı geliştirilebilmelidir. Emekçi örgütlenmelerinin en önemli gücü üretimden gelen güçleridir. Ancak bugün, grev hakkı neredeyse fiilen kullanılamamakta; birlik ve dayanışma düşüncesini yok etmeye yönelik baskılarla karşılaşılmaktadır.
Bugün Türkiye’de 2 milyon çocuk işçi ve 3 milyonu aşkın genç işsiz var. Yeni mezun 232 bin kişi, 1 yıldan uzun süredir iş bulamıyor ve gençlerin neredeyse yüzde 80’i bu ülkeye dair umudunu kaybettiğini belirtiyor. Bugün Türkiye’de, 2022 yılının ilk üç ayında iş cinayetleri nedeniyle 347 kişi hayatını kaybetti. İşten çıkartılan, iş bulamayan, atanamayan ya da sadece gıda masraflarını karşılayamadığı için intihar eden kişilerin sayısı artmaya devam ediyor. Bugün Türkiye’de cinsiyet eşitsizliği yüzünden emekçi kadınlar daha az ücretlere çalıştırılıyor; çalıştıkları yerlerde psikolojik baskılara ve tacizlere maruz bırakılıyor.
Tüm dünyada ve Türkiye’de işçi ve emekçiler haklarından yoksun bırakılıyor!
İşte, bu koşullar altında “Emek ve Dayanışma Gününü” kutluyoruz.
Birlik ve dayanışma için mücadele etmeye devam ediyor ve tüm emekçilerimiz için “Bugün, senin günün!” diye haykırıyoruz.
İstiyoruz ki, her gün emekçilerimizin günü olsun. Tüm emek gösterenler, emeğinin karşılığını tam olarak alsın; yönetim birleşik ve güçlü olsun ve “haklar” sadece bugün akıllara gelmesin.
Kâr ve kapital odaklı politikaların kendi getirimi için doğayı yok etmesine karşıyız! Daha eşit, daha özgür ve daha adil bir dünya için doğaya saygı duymalı ve gelecek kuşaklara yaşanabilir bir çevre bırakmalıyız. Ekonomik sorunlar karşısında çözümler üretmeli ve ortak taleplere yanıt aramalıyız ki işsizlik ve enflasyon yükü altında ezilmeyelim. “Çocuk” ve “işçi” kelimelerinin yan yana gelmemesi, yaşanılan çaresizliklerin intiharlara yol açmaması için mücadele etmeliyiz. Okulda olması gereken çocuklarımızı iş kazalarında kaybetmemeli ve iş kazalarının çoğunluğunun da “iş cinayeti” olduğunu unutmamalıyız.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği olarak tüm çocuklarımızın eğitime erişmesi için çalışıyor; gençlerimizin 21. yüzyıl yetkinliklerini kazanarak geleceğe yön vermeleri için çabalıyoruz. Bugün, bu idealler doğrultusunda yolculuğunu sürdüren Çağdaş Gençlik ile dünyanın emek verilen çocuklarla güzelleştiğini ve geleceği yine onların şekillendirdiğini görüyoruz. Çağdaş Gençlik’in daveti ile 1 Mayıs’ ta emek ve dayanışma ruhunu hep birlikte yaşamayı, Türkiye’nin dört bir yanındaki kutlamalarda hep birlikte olmayı diliyoruz.
Tüm bunlar ışığında, 1977’de İstanbul Taksim Meydanı’ndaki 1 Mayıs kutlamalarında yaşamını yitiren 34 emekçimizi de saygı ile anıyoruz.
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günümüz kutlu olsun!
