Bugün geçmişimizden aldığımız güçle, ezelden ebede büyük umutlar ve emin adımlarla, birlik ve beraberlik içerisinde yürürken tarihi yolculuğumuzun dönüm noktalarından Cumhuriyetimizin kuruluşunun 97. yıldönümünü idrak etmenin gurur ve coşkusunu yaşıyoruz.
29 Ekim 1923, Aziz Türk Milleti’nin tarih sahnesinde yeniden dirildiği, bu topraklar üzerinde söylenecek sözlerin bitmediğini tüm dünyaya gösterdiği, büyük kurtuluş destanının zaferlerle sonuçlandığı ve Cumhuriyetin ilanı ile taçlandığı gündür.
Unutmamalıyız ki yokluk ve imkânsızlıklar içinde bile umutsuzluğa kapılmayan, asırlar boyu hürriyetinden ve onurundan taviz vermektense ölmeyi tercih eden asil bir milletin şahlanışının, küllerinden yeniden doğuşunun nişanesi olan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuyla aziz milletimiz, iradesine pranga vurulamayacağını, kendi kaderi üzerinde hiç kimsenin müdahil olamayacağını tüm dünyaya, kanıyla ve canıyla ilan etmiştir.
Cumhuriyetimizin ilanıyla, 97 yılda, ülkemiz kalkınma, ilerleme, modernleşme yolunda çok önemli adımlar atmış ve dünyanın saygın bir devleti haline gelmiştir.
Cumhuriyetimizin 100. yılına emin adımlarla ilerlerken, ülke olarak önümüze koyduğumuz hedefleri tek tek gerçekleştirerek, güçlü Türkiye’nin inşasında hepimiz üzerimize düşen vazifeyi en iyi şekilde yerine getireceğiz.
Bu anlamlı günde, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, binlerce yıllık şanlı tarihimiz boyunca kanlarıyla bizlere bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimizi minnet ve şükranla yad ediyor, Aziz Milletimizin, Bursalı Hemşerilerimin, yarınımız, umudumuz sevgili çocuklarımız ve gençlerimizin Cumhuriyet Bayramı’nı içtenlikle kutluyor, sevgi ve selamlarımı sunuyorum.