Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı tarafından düzenlenen Uludağ Nöroloji Günleri’nin 18.’si 09-12 Mart 2023 tarihlerinde Grand Yazıcı Otel-Uludağ’da gerçekleştirildi.
TÜRKİYE, NÖROLOJİ ALANINDA ÇOK ÖNEMLİ BİR NOKTADA…
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı başkanı ve sempozyum başkanı Prof. Dr. Mustafa Bakar, son yıllarda nörolojik hastalıkların sayısal değerlerinde ciddi artış olduğunu vurgulayarak, “Bu sürecin gelişmesinde yoğun stres, beslenme alışkanlıkları, ekonomik faktörler, vasküler riskler gibi birçok faktör söz konusu. Bir de nörolojik hastalıklar, ilerleyici hastalıklardır. Yani bir yerden başladıktan sonra devam eden, ilerleyen hastalıklar grubudur. Diğer hastalık gruplarıyla kıyaslandığında nörolojik hastalıklar tedavisinde oldukça zorlandığımız hastalıklardır. Ancak son yıllarda tedavi yöntemlerinde ya da yeni ilaç bulunmalarında yaşanan gelişmelerle beyin-damar hastalıkları tedavilerinde artık önemli gelişmeler yaşanıyor. Dünya çapında ve Avrupa ülkelerine bakıldığında Türkiye, bu alanda önemli mesafeler kat etti. Bizim hedef noktalarımız Avrupa ve Amerika, bunlar dışındaki ülkeleri kendimize rakip olarak görmüyoruz. Mental ve bilimsel açıdan gerçekten iyi durumdayız” ifadelerini kullandı.
NÖROLOJİK HASTALIKLARI ÖNLEMENİN YOLLARI
Beyin ve damar hastalıklarının önlenmesi için bütün risk faktörlerini elimine etmenin önemine vurgu yapan Prof. Dr. Bakar, “Bunlardan en önemlisi hipertansiyondur. Bunun yanında lipit kolesterol rahatsızlıkları, kardiyak hastalıklar, diyabet, obezite, hareketsiz yaşam gibi faktörler, yoğun stresli yaşam gibi birçok faktörün önlenmesi gerekiyor. Bunun yanında örneğin demans gibi hastalıkların önüne geçilmesinde eğitimin rolü çok önemli. Toplumların eğitim düzeyinin yükseltilmesi bu tür hastalıklardan koruyucu bir etken. Bunun yanı sıra yaş ve cinsiyet gibi önlenemeyen faktörler mevcut. Bu faktörler mümkün olduğunca azaltılarak, sağlıklı sosyal ilişkilerle bu tür hastalıklar önlenebilir. Bunun dışında epilepsi, kas hastalıkları gibi diğer birçok nörolojik hastalığın da kendine özgü risk faktörlerinin azaltılması ile önlenebilir” dedi.
Yönetim Kurulu Başkanlığını Hasan Eker’in yaptığı Burkon Turizm’in organizasyonuyla bu yıl 18.’si düzenlenen Uludağ Nöroloji Günleri hakkında bilgiler veren Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Ömer Faruk Turan, “Çok verimli bir sempozyum gerçekleştirdik. Uludağ Nöroloji Günleri, Ulusal Nöroloji Kongresi’ nden sonra en çok rağbet gören organizasyon. Nöroloji günlerini ilk defa 2005 yılında düzenlemiştik. Her yıl katılım oranı artarak, 18. Sempozyumumuza kadar geldik. Bize destek veren ilaç firmalarına ve BURKON Turizm’e de teşekkür ediyorum” dedi.
MS hastalığı ve tedavi yöntemlerinin anlatımına ağırlık verilen 18. Uludağ Nöroloji Günleri’nin faydalı bilgi paylaşımlarına sahne olduğunu anlatan Prof. Dr. Ömer Faruk Turan, “MS, aslında yüz elli yıllık bir hastalık. Ancak 90’lı yıllardan sonra MR’ın günlük pratiğe girmesi ile popüler hale gelmeye başlıyor. Beyin ve omurilik görüntülemesi ve yeni ilaçların bulunmaya başlaması ile bu hastalığı daha bilinir hale getirdi. Peki, neden MS sıklığı arttı? Önceden yaşam bu kadar stresli değildi, kadınlar iş yaşamında bu kadar aktif değildi. Sigara kullanımı, D Vitamini eksikliği, yanlış beslenme, obezite, fazla tuz alımı gibi etkenlerle MS’in özellikle kadınlarda sıklığının arttığına dair çok önemli kanıtlar var” dedi.
MS TEDAVİSİNDE ÖNEMLİ MESAFELER KATEDİLDİ…
MS’in tanısı, teşhisi ve tedavisinde de çok önemli gelişmeler yaşandığını belirten Prof. Dr. Ömer Faruk Turan, şu ifadeleri kullandı: “Genç kuşağı etkileyen, özellikle 20-40 yaş arası kadınların daha çok etkilendiği bir hastalık bu. Erkekler, çocuklar ve ileri yaşındaki bireylerde de az da olsa görülüyor. Üretken, erişkin çağda insanları yakalıyor. MS, tek yönlü bir ilaç tedavisi ile giderilebilecek bir hastalık değil. Aile, eş desteği, ekonomik seviye, sosyal durumlar, psikolojik destek, doğru beslenme, egzersiz gibi etkenler çok önemli. Zaman içerisinde MS’le daha iyi mücadele edeceğimize inanıyorum. İleriki dönemlerde belki de kökten çözümünü bulacağız. Türkiye MS tedavisinde çok iyi bir yerde ve çok uluslu Faz-3 çalışmalarına katılıyor. Dünyanın birçok ülkesinde bu tedavi yok ancak Türkiye’de var. Yeni çıkan ilaçlar hemen Türkiye’ye getirilebiliyor.”
UYKU DÜZENİ VE HİJYENİ ÖNEMLİ…
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aylin Bican Demir de, uyku rahatsızlıklarının kansere kadar birçok farklı hastalığa neden olabildiğini ifade ederek, “Uyku düzeni ve uyku hijyeni olası rahatsızlıklarının önlenmesi için çok etkili faktörler. Yanı sıra aşırı stres, düzensiz beslenme, obezite gibi etkenler uyku sağlığını olumsuz etkiliyor. Bu tür rahatsızlıkları hissedenler yaşadıkları şehirlerde hizmet veren uyku poliklinikleri ve merkezlerine zaman kaybetmeden başvurabilirler. Ülkemizde bu alanda etkili ve önemli tedavi yöntemleri uygulanarak, bu tür rahatsızlıklar giderilebiliyor” açıklamalarında bulundu.