DOLAR
35,1981
EURO
36,7471
ALTIN
2.968,65
BIST
9.724,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Bursa
Hafif Yağmurlu
14°C
Bursa
14°C
Hafif Yağmurlu
Pazartesi Hafif Yağmurlu
11°C
Salı Hafif Yağmurlu
10°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
10°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
11°C

ZMO Kilis İl Temsilcisi’nden çiftçilere bilgilendirme

ZMO Kilis İl Temsilcisi’nden çiftçilere bilgilendirme
A+
A-

Ziraat Mühendisleri Odası Kilis İl Temsilcisi Ziraat Mühendisi Güven Özdemir, zeytin ağaçlarında görülen dal kanseri hastalığının mücadelesi ile ilgili çiftçileri bilgilendirme açıklaması yaptı.

KİLİS (İGFA)- Ziraat Mühendisleri Odası Kilis İl Temsilcisi Ziraat Mühendisi Güven Özdemir, zeytin dal kanseri hastalığının etmeninin bakteri olduğunu söylerken, optimum gelişme sıcaklığının 25-26°C, maksimum ise 34-35°C’ye ulaştığını kaydetti. Minimum sıcaklık isteğinin 12°C olduğunun altını çizen Özdemir “Bakteri, krem yeşil renkteki canlı ur ve siğillerde bulunur. Canlı ur ve siğiller içinde bulunan bakteri nemli ve yağışlı havalarda bu ur ve siğillerin yüzeyine çıkar. Buradan, yağmur suları, rüzgar ve böcekler vasıtası ile kolayca yayılır. Zeytin dal kanseri bakteriyel bir hastalık olduğu için bitki dokusuna mutlaka oluşmuş bir yara dokusundan girer. Ülkemizde yaygın görülmesinin en önemli sebebi sırıkla yapılan hasat nedeniyle oluşan yara yerlerinden bakterinin dokuya giriş imkanı bulmasıdır. Ayrıca şiddetli geçen kış sonrası oluşan don çatlakları da ur ve siğillerin oluşması için uygun yerlerdir. Genç sürgünlerdeki yaprak, çiçek ve meyve dökümü sonucu oluşan yaralarda da ur ve siğiller meydana gelir” dedi.

Zeytin Dal Kanseri hastalığının mücadelesiyle ilgili önlemlere dair açıklama yapan Güven Özdemir, “ Kültürel mücadelede yeni kurulacak zeytinlikler sertifikalı fidanlarla tesis edilmeli, sık sık don olaylarının meydana geldiği yerlerde zeytin yetiştirilmemeli, fazla su tutan, tabanı killi topraklarda zeytin dikiminden kaçınılmalı, dikim yapılmışsa toprağın fazla suyunun drenajı yapılmalı, kanserli ağaçların budanması, nemli ve yağışlı günlerde yapılmamalı, etmenin durgun olduğu yaz aylarında yapılmalıdır. Budama aletleri sık sık yüzde 10’luk sodyum hipoklorit (çamaşır suyu)’e batırılarak dezenfekte edilmelidir. Ağaçlara gereğinden fazla azotlu gübre verilmemeli. Budama artıkları yakılarak imha edilmelidir” dedi.

KİMYASAL MÜCADELE

Hastalığın kimyasal mücadelesine de değinen Özdemir, “Ur ve siğil belirtilerinin belirgin olarak ortaya çıktığı ve bakterilerin aktif olmadığı temmuz-ağustos aylarında bahçe kontrol edilerek, çok urlu kurumuş dallar temizlenmeli ve yara yerine yüzde 5’lik göztaşı eriyiği sürülmelidir. Hastalığın görüldüğü bahçelerde 4 ilaçlama yapılmalıdır: 1’nciilaçlama aralık ayı sonunda hasattan hemen sonra, 2’nci ilaçlama şubat ayı sonunda, don ve dolu zararından hemen sonra, 3’ncü ilaçlama ilkbahar yağmurları başlamadan önce, 4’ncü ilaçlama sonbahar yağışlarından önce yapılmalıdır. İlkbahar ilaçlaması (3. ilaçlama)’nda yüzde 1’lik, diğer ilaçlamalarda ise yüzde 2’lik bordo bulamacı kullanılmalıdır” diye konuştu.