Hafta başında,
Bursa Büyükşehir Belediyesi Burulaş Genel Müdürü Fahrettin Beşli, BUDO’ya ait Mudanya İskelesi’nin Cruise
gemilerinin yanaşmasının elverişli hale getirildiği müjdesini verdi. Elbetteki
Bursa’ya katkısının öncelikli olarak düşünüldüğü bu girişimde Mudanya’nın
tanıtımı ve aynı zamanda Mudanya esnafının kazancı ile birlikte Bursa’nın turizm açısından bilinirliği öncelikli hedefti.
Çoğunlukla Ülkemizin
en büyük metropolünde gördüğümüz, zengin kıyı turizmimizin belli “ elit kesimin modası” haline gelen bu
lüks yolculuk hakkında bildiklerimiz sadece görsel hafızalara kazınmış “büyülü bir dünya” ile sınırlı. Vitrinde
tüm dünya’ya gösterilen bu “Büyülü Dünya”nın
arka tarafını hiç merak ettiniz mi? Ya da size gösterilmeyen, insanların da bilmesini
istemedikleri arkasındaki karanlık dünya’nın zararlarının ne olduğu hakkında
fikriniz var mı? Çoğumuzun ilgisini bile çekmeyen, sadece çok zengin kesimin
rağbet ettiği bilinen, o lükse erişemeyen kesimin sadece hayallerini süsleyen
bu büyülü dünyanın, aslında üzerinde yaşadığımız gezegenimize ve insanlığın
geleceğine dair kaybettirdiklerini hiç düşündünüz mü?
BEDAVA DÜNYA OLANAKLARI İLE SINIRSIZ KAZANÇLAR
Cruise gemileri,
yolcularını denizler ve okyanuslar boyunca konforlu ve lüks bir şekilde
taşımak için tasarlanmış büyük gemilerdir. Restoranlar, yüzme havuzları,
tiyatrolar ve diğer eğlence seçenekleri gibi birçok olanağa sahip yüzen tatil
köyleridir. Dünya genelinde kruvaziyer
endüstrisi önemli bir ekonomik itici güç olup, yıllık 132 milyar eurodan fazla
ekonomik faaliyet yaratarak, 44 milyar Eurodan fazla maaş ve ücretle, 1,17
milyon kişiye istihdam sağlar. Sektörün gelirleri büyük
ölçüde yolcu gemilerinden gelir, müşteri çekme ve elde tutma yeteneği, büyümesi
için hayati önem taşır.
Bu
sektörün Ticari getirileri ve rakamları bu yazımızın konusu değil. Kimin ne
kadar kazandığı ya da bu sektörün hangi holdinglerin elinde olduğu da ilgi
alanımızın dışında. Son yıllarda Küresel Isınma konusu bugünde geçerliliğini ve
önemini koruyor. Hatta daha da genişletilerek İklim değişikliği, çevre
kirliliği, meşhur kelam sürdürülebilirlik, yeşil çevre, yenilenebilir enerji
kaynakları derken, küresel zenginler yeni kazanç imparatorluklarının kapılarını
açıyor.
“Sağlıklı İnsan” odaklı iyi niyetli girişimler adı altında hedeflenen pazarın kazanç miktarlarının hesaplarının yıllar öncesinde yapıldığını artık biliyoruz. İnsan nüfusunun azaltılması hedefiyle bir yandan pembe tablolar çizilirken arka tarafta sedece elitlerin dünyaya hükmedeceği gerçeği adım adım yaklaşıyor.
YANAŞTIKLARI LİMANI HEM BÜYÜTEN HEM ÇÜRÜTEN SİSTEM
Hazır
çevresel faktörler, karbon ayak izi, yeşil yakıtlar demişken, yukarda da
bahsettiğim gibi Cruise gemilerinin bilinmeyen fakat tamamen insan hayatına
kasteden o karanlık yüzünden bahsetmekte yarar var.
Farklı
örneklerle somutlaştıracağımız Cruise Gemileri;
Büyük
miktarda kükürt oksit yayarak hava kirliliğini ve asit yağmurlarını tetikler.
Örneğin 2022 yılında Avrupa’daki 218 yolcu gemisi, 1 milyar otomobilin yaydığı
miktara denk kükürt oksit salgılamıştır.
Atmosfere
aynı zamanda Azot oksit salınımı yaparken çevre ve insan sağlığını olumsuz
etkilerler.2017 yılında 57 Yolcu Gemisini yanaştığı Marsilya limanında şehirde
bulunan 340 bin aracın dörtte biri oranına denk gelecek azot oksit salınımı
ölçüldü.
Bu
gemilerde, 1 yolcunun 1 kilometrede yaptığı karbon salınımı yaklaşık 250
gramdır. Yolcu başına ve kilometre başına 10 ila 130 gram karbon salınımı, hava
yolculuğun karbon salınımıdan önemli ölçüde çok daha yüksektir. Bu yolcu
gemilerindeki tek bir kişi gün boyunca yaklaşık 421,43 kg. karbon emisyonu
yapar.
Deniz
yaşamı için toksik olan ağır metalleri çevreye yaydıkları gibi Sıvılaştırılmış
Doğal Gaz (LNG) yakıtı kullanan gemilerde motorlarından güçlü bir sera gazı
olan metan gazını yayar.
Bu kadar
insanın içinde günlerce yaşadığı “Büyülü Dünya” nın bir de atık sorunları
vardır. Lavabo, duş ve mutfaklardan üretilen atık su farklı türde atıklar üretir. Bu kirlilik,
ekosistemleri, kıyı topluluklarını ve yaban hayatını etkiler. Denizlerimize
bırakılan atıklar, atmosferdeki karbondioksit seviyelerinin artmasına katkıda
bulunur ve başta balıklar olmak üzere bir çok hayvanın zamanla yok olmasını
hızlandıır.
Bu
gemilerden kaynaklanan ve her limana yanaştığı yerde ölçülen hava kirliklerinin,
pandemiden sonra oldukça yüksek oranlara çıktığı görülmüştür. Keza tükettikleri
su ve enerji kaynakları aynı derecede endişe vericidir. Gemideki bir yolcunun
su tüketimi, karadaki bir yolcunun tükettiği suyun tam iki katıdır.
Barcelona
2022 yılında Avrupa’nın en fazla kükürt kirliliğine sahip kruvaziyer limanı
oldu. 2024’te İtalya, İspanya’yı geride bırakarak Avrupa’nın en fazla
kruvaziyer gemi kirliliğine sahip ülkesi oldu. Bu arda Venedik için bir
parantez açmakta fayda var. Pandemi sonrası Venedik, yaşadığı su kirliliğinden
sonra büyük yolcu gemilerini yasakladı. Bu yasaklamanın ardında kalan yıllarda
önemli ölçüde iyileşme göstererek, kükürt emisyonlarında yüzde 80 oranında bir
düşüş sağlandı, suyu berraklaştı.
BUGÜNÜN MUTLULUĞU, YARININ UMUDU OLUR MU?
Kruvaziyer
sektörünün anormal kazanç getirileri olmasının yanında, yanaştıkları her
limanda o bölgenin insanlığına ve ekolojiik dengesine satın alınamaz zararları
olduğu yadsınamaz. Çizdiğimiz bu tablo bugünün gerçeği. Elbette ki teknoloji ve
inovasyon gelecekte bu gemilerin handikaplarını azaltarak ve gerekli
düzenlemeler yapılarak çevreye uyumlu hale getirileceklerdir. Bu teknoloji en
az yirmi yıl bizimle birlikte yaşayacak. Beslenmek ve hayati fonsiyonlarımızı devam
ettirebilmek için bahşedilen doğayı korumak önemlidir. Gıda kıtlığının
kapısının aralandığı yakın gelecekte kazandığınız para değil, yaşattığımız doğa
değerli olacaktır.
Burada
mukayese yapılması gereken nokta şudur;
Bursa’nın
ve Mudanya’nın Turizmine katkı koyarken, Altınoluk’tan sonra Mudanya’nın havasının
Türkiye’de en temiz yer olduğu, farklı hastalıkların da şifa kaynağı olduğu
unutulmamalıdır. 2019’da yapılan Dünya araştırmasında ilk yüz’de yer bulan bu
cennetin fabrika ayarlarına etki edecek en ufacık bir girişimden uzak
durulmalıdır.
Kısa
vadeli kazançları, uzun vadeli düşündüğümüz dünya nimetlerini çocuklarımıza ve
yeni nesillere değişecek miyiz? Yoksa bugünden elimizdeki olanaklar ile
yarınlarını bize emanet eden neslin haklarını koruyarak onlara yaşanabilir bir
dünya bırakmayı düşünecek miyiz?
Ve Mudanya
için bu fikir çok havalı..Alt yapı ve yanaşılacak iskele hazır...
Burulaş Genel Müdürü Fahrettin Beşli, alanında
deneyimli bir bürokrat. Konunun sadece Ulaşım ile ilgili olmadığını ve sonuca
ilerledikçe Çevre Koruma ve Daire başkanlığı ile ortak hareket ederek tüm bu
detayları inceden inceye eleyerek gerekli kararları vereceğinden şüphemiz yok.
İnanıyoruz ki, bizim istatistik olarak
verdiğimiz küçük bilgilerin çok daha fazlası ile çalışmaları yapılmış bir
projedir. Yine İnanıyoruz ki, devasa gemiler yerine orta büyüklükteki gemiler
tercihtir. Ve bu gemilerin yanaşma esnasında büyüklüklerine göre vereceği büyük
dalga akımları, rıhtım duvarının uzunluğu, pervanelerin hareketi, deniz taban
şekli hesaplanmıştır. Kaldı ki, iskelenin
hemen yanıbaşında sayılabilecek plajlarda denize giren tatilcilerin bir dönem
yaşadıkları İmralı’ya gidip gelen koster, fırkateyn ve vapurların etkileri
yaşanmışken unutulmasın.






Yorumlar